Nice saldırganının ailesi: Hiçbir radikalleşme emaresi göstermedi

Beyrut'tan Bel Trew ve Safakes'ten Ezer Mnasri, İbrahim Issaoui'nin alkol ve uyuşturucu sorunları olan ancak aşırılıkla yakınlaşmamış bir genç olduğunu bildiriyor

İbrahim’in annesi Qamra, oğlunun bir fotoğrafını tutuyor (Ezer Mnasri / The Independent)

21 yaşındaki İbrahim Issaoui'nin annesine söylediği son şey, Nice'teki Notre Dame Bazilikası'nın yanında bir karton parçası üzerinde dışarıda uyuyacağı ve dinlendikten sonra kendisini ayakta tutacak bir iş bulacağıydı.

Aynı sıralarda Issaoui, Tunus'taki yakın bir arkadaşına gönderdiği sesli mesajda kırmızı bir ceket aldığını söyledi. Tunus'a giden bir göçmen teknesiyle eylülde yasadışı yollardan Avrupa'ya giren 21 yaşındaki işsiz genç, yeni satın aldığı ceketi gururla gösterdiği bir fotoğraf gönderdi.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Aile, Issaoui'nin Tunus'un 270 kilometre güneydoğusundaki Safakes'te bulunan yoksul köyünden kimsenin, daha çok partilere katılmasıyla tanınan genç adamın henüz fotoğrafını çektiği kilisede bir cinayet çılgınlığı hazırladığına dair bir fikri olmadığını belirtti.

Ancak 29 Ekim sabahı saat 8.30 sularında, Issaoui'nin 60 yaşındaki bir kadının kafasını kestiği, 55 yaşındaki bir zangocu bıçakladığı ve 40'lı yaşlarında başka bir kadını öldürdüğü bildirildi. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, olayı "İslamcı bir terör saldırısı" olarak tanımladı.

Nice Belediye Başkanı Christian Estrosi, şüphelinin "durmadan 'Allahu Ekber' (Allah en büyüktür) diye tekrar ettiğini" söyledi ve bunu, bu ay Paris'in dışındaki okulunun yakınında başı kesilen öğretmen Samuel Paty'nin öldürülmesiyle karşılaştırdı.

Annesi "Fransa'ya bu saldırıdan sadece bir gün önce gitti, Nice'e Roma'dan trenle ulaştı" diye ekledi ve Issaoui'nin Tunus'ta düzenli bir işi olmadığını ancak el altından yakıt satarak güçlükle yaşadığını açıkladı.

Benimle her gün iletişim halindeydi, iş için Avrupa'ya gittiğini söyledi.

Issaoui'nin saldırısı, Fransız yetkililerin Müslüman aşırılık yanlılarına atfettiği iki aydan kısa bir süre içindeki üçüncü vahşi saldırı oldu. Bunlar arasında, hiciv dergisi Charlie Hebdo tarafından yeniden yayımlanan Hz. Muhammed karikatürlerini sınıfta gösteren Paty'nin başının kesilmesi de var.

Anne Qamra, ailenin henüz 13 yaşında okulu bırakan Issaoui'nin Charlie Hebdo'nun varlığından haberdar olduğundan bile şüpheli olduğunu söyledi. Görünüşe göre Issaoui, tartışmalı karikatürlerden veya Paty'nin öldürülmesinden hiç bahsetmemişti.

Cuma günü Pakistan, Lübnan ve Filistin Bölgesi gibi ülkelerde on binlerce Müslüman namazdan çıkıp Fransa karşıtı mitinglere akın etti.

IŞİD ve El Kaide gibi aşırılık yanlısı grupların sosyal medyayı kullanarak misilleme amacıyla destekçilerini Fransa'da ve Fransız çıkarlarına karşı şiddetli saldırılar düzenlemeye teşvik etmek üzere kargaşadan faydalandığına dair endişeler var.

Nice'deki bıçaklama olayından bir gün önce, IŞİD'in önde gelen medya sorumlusu Turjuman el Asawirti, 6 dakikalık dehşet verici bir videoyla takipçilerini intikam için kafa kesmeye çağırdı.
 

Gamra Issaoui ( La mére ) .jpg
İbrahim Issaoui'nin Safakes'teki annesi Qamra (Ezer Mnasri / The Independent)


Ancak bunun Issaoui'nin saldırısıyla bağlantılı olduğuna dair hiçbir kanıt yok.

Ailesi, Issaoui'nin şiddet geçmişi olmadığını söylüyor. Issaoui gençken, 2016'da bir kavgaya karıştığı için kısa süreliğine gözaltına alınmış ancak 17 yaşında olduğu, yani reşit olmadığı için çabucak serbest bırakılmış. Arkadaşları ve komşuları Issaou'nin birkaç yıldır içki ve uyuşturucu sorunu olduğunu ama son zamanlarda bunları bıraktığını söyledi.

Issaoui'nin ismini vermek istemeyen köydeki bir komşusu The Independent'a "İçkiyi bıraktıktan sonra dua etmeye başladı ancak ailenin geri kalanı gibi ılımlı bir şekilde" dedi.

Issasoui'nin arkadaşları, bırakın radikal olmayı dini olarak aktif olmayan ve alkollü içki içen gençler.

Aslen Tunus'un merkezindeki Kayrevan'dan olan İbrahim Issaoui, Safakes'teki ailesinden nereye gittiğini açıklamadan eylül ortasında ayrıldı.

Ailesi, daha sonra çevre bölgelerden bir düzineden fazla gençle birlikte Akdeniz'i aşan bir tekneye bindiğini öğrenebildi.

Issaoui'nin 35 yaşındaki ağabeyi Yasin, The Independent'a Issaoui'nin kaçakçılara ödeme yapacak kadar parası olmadığını ancak yolculuk için gerekli yakıtı temin edince teknede kendisine yer verildiğini, zaten her şekilde el altından yakıt sattığını söyledi.

Fransa'nın terörle mücadele savcısı, Issaoui'nin 20 Eylül'de Kuzey Afrika'dan teknelerle geçiş yapan göçmenler için yoğun bir varış noktası olan İtalya'nın Lampedusa adasına ulaştığını belirtti.

İtalyan Corriere Della Sera gazetesine göre, Issaoui'nin teknesi koronavirüs karantina düzenlemeleri kapsamında iki hafta zapt edildi. Issaroui sonunda 8 Ekim'de İtalya'nın güneyindeki liman kenti Bari'ye vardığında, yetkililer geçmişini araştırdı ancak sabıka kaydı veya herhangi bir uluslararası izleme listesinde ismini bulamadı.

Corriere Della Sera, Avrupa'ya girmek için yasal hakkı olmadığı için kendisi hakkında yine de sınır dışı etme kararı verildiğini belirtti. Ancak bir sebepten serbest bırakıldı ve bu eylem şu anda soruşturma konusu.

Yasin, Issaoui'nin para kazanmak için İtalya'daki bir zeytinlikte yasadışı çalışarak birkaç hafta geçirdiğini ancak Fransa'da düzenli bir iş bulmasının daha muhtemel olduğu söylenince Nice'e gitmeye karar verdiğini belirtti.

Yasin, "İbrahim sosyaldi, sakindi ve epey iyi entegre olmuştu. Çok iyi uyum sağlamıştı, radikalleşme belirtisi göstermiyordu" dedi.

Issaouri'nin hâlâ gözyaşları içinde olan annesi ekledi:

Bunun onun için daha iyi bir geleceğe sahip olma şansı olması gerekiyordu.



* İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

independent.co.uk/news

Independent Türkçe için çeviren: Onur Bayrakçeken

© The Independent

DAHA FAZLA HABER OKU