HÜDA PAR'dan Fransa'ya tepki: Charlie Hebdo'ları cesaretlendiriyor

Parti, Diyarbakır'da yaptığı açıklamada Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'a tepki gösterdi

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un uygulamalarınının İslam karşıtı olduğunu ifade eden Hür Dava Partisi (HÜDA PAR) Diyarbakır Ulu Camii önünde basın açıklaması yaptı.

Açıklama ve uygulamalarla Macron'un İslam'a karşı olan kin ve nefretini aleni bir şekilde savaşa dönüştürdüğünü öne süren HÜDA PAR, İslam ülkelerinin harekete geçmesi gerektiğini söyledi.

Diyarbakır merkez Sur ilçesi tarihi Ulu Camii önünde cuma namazı sonrası yapılan basın açıklamasını HÜDA PAR GİK Üyesi Faruk Dinç okudu.

Dinç, "Söz konusu Müslümanlar ve İslam olunca, bütün özgürlükçü ilkeleri helvadan birer puta dönüşen Fransa, kendi vatandaşı Müslümanları haklarından mahrum edebilmektedir. Fransa'nın toy, cahil ve kaprisli Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, açıklama ve uygulamalarıyla İslam'a karşı olan kin ve nefretini artık aleni bir savaşa dönüştürmüştür" dedi.

Cezayir'i hatırlattı

Fransa'nın hem insanlığa hem de İslam'a karşı sicilinin bozuk olduğunu söleyen Dinç, Fransa’nın başta Cezayir olmak üzere Afrika'nın birçok ülkesinde İslam topraklarını işgal ve talan ettiğini ve yüzbinlerce Müslümanı katlederek soykırım uyguladığını belirtti.

Dinç, sözlerine şöyle devam etti:

"Aynı şekilde önceden sömürgesi olan Benin, Burkina Faso, Gine, Fildişi Sahili, Mali, Nijer, Senegal, Togo, Kamerun, Orta Afrika Cumhuriyeti, Çad, Kongo, Ekvator Ginesi ve Gabon gibi Afrika ülkeleri Fransa'ya hala sömürge vergisi ödeyen ülkelerdir."

Fransa'nın Afrika'da Müslümanlara karşı uygulamış olduğu tekniklerin bir benzerini kendi ülkesindeki Müslümanlara karşı uygulamaya çalışmakta olduğunu savunan Dinç, "Her türlü misyonerlik ve ifsat faaliyetleriyle dinlerinden koparamadığı Müslümanlara 'terör ve aşırılıkla mücadele' adı altında her türlü baskı ve ayrımcılığı yapmakta, Charlie Hebdo gibi İslam düşmanı basın ve medyayı himaye ederek onları cesaretlendirmektedir" şeklinde konuştu.

"Müslümanlar tacize uğradı"

2015 yılında Paris'te Charlie Hebdo'ya yapılan saldırıların ardından çıkarılan OHAL ve ardından yapılan uygulamalara dikkati çeken Dinç, "Çıkarılan 'Ayrımcılıkla Mücadele Kanunu' ile 152 kafe, 15 mescit, 12 kültür merkezi ve 4 okul kapatıldı. Onlarca kişi gözaltına alındı ve sınır dışı edildi. Müslümanlar her tarafta ayrımcı şiddet ve tacizlere uğradı" ifadelerini kullandı. 

Son zamanlarda İslami yardım kuruluşlarına yönelik yapılan gözaltılara da değinen Dinç, şöyle devam etti:

 "14 Ekim tarihinde kanunlara uygun faaliyet yürüten İslami yardım kuruluşu Barakacity'in Paris'teki merkezine ve kurumun başkanı İdris Sihamedi'nin evine Fransız polisi şafak vaktinde baskın yaptı. Barakacity'e yapılan baskında merkezin kapılar kırıldı, güvenlik kameraları parçalandı, mescit olarak kullanılan bölüm darmadağın edildi. Evinde ve ailesinin gözü önünde gözaltına alınan Sihamedi'ye, hanımına, 4 ve 9 yaşındaki kızlarına polis şiddet uyguladı. Oysa Barakacity sadece bir yardım kuruluşudur."

'Fransa Müslümanı" vurgusu

Fransa'daki bütün cami, lokal, okul ve kurumlar izin, her türlü kontrol ve ağır denetimlere tabi tutulmakta olduğunu hatırlatan Dinç, "İslam'a ve kutsal değerlerine her türlü hakaret ve düşmanlık himaye görürken Filistin'i işgal eden, soykırım uygulayan siyonist rejimi eleştirmek ise antisemitizm diye yasaklanmıştır. Bununla birlikte Fransa Başkanı Macron, 'Fransa Müslümanı' adıyla kendilerine göre bir Müslüman tipi oluşturmaya çalışmaktadır. İçişleri Bakanı ise market raflarında 'helal gıda' reyonunun bulunmasını hazmedemediğini, Charlie Hebdo'nun rezil karikatürlerinin okullarda öğrencilere gösterileceğini ve kitaplara girebileceğini söylemektedir" şeklinde konuştu.

"Avrupa İslam'a gebedir"

Dinç son olarak şunları söyledi:

"Avrupa ve Fransa, İslam'a karşı açtığı bu savaşı kazanamayacaktır. Aziz İslam'a karşı mücadele etmeye çalışanlar, dün olduğu gibi bugün de kaybedenlerden olacaktır. İzzet ve irade sahibi İslam ülkeleri, Fransa'nın bu İslam düşmanlığına karşı mutlaka harekete geçmeli, dünya genelinde Müslümanların hak ve hukukunu koruyacak bir mekanizma mutlaka kurulmalıdır. Başta Fransa olmak üzere Avrupa'da artışa geçen İslam düşmanlığını lanetliyoruz. Avrupa İslam'a gebedir. Bir gün mutlaka bu kutlu doğum gerçekleşecektir."

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU