Çavuşoğlu’nun Bağdat ve Erbil ziyareti sınır kapıları ve ticari sorunları çözecek mi?

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun pazartesi günü gerçekleştireceği Erbil ziyareti ile, Kürdistan Bölgesi’nin (IKB) 25 Eylül 2017’de düzenlediği bağımsızlık referandumu sonrası gerileyen ticari ilişkilerinin yeniden canlandırılması hedefleniyor

Fotoğraf: AA - Habur Sınır Kapısı

Türkiye için dış ticaret ve ekonomik açıdan çok önemli bir adres olan Erbil 2011’de Türkiye’nin ihracat pazarları arasında Almanya’nın ardından 2. sıraya yükselmişti.  Irak’a olan ihracat 2013’te yaklaşık 12 milyar dolarla en yüksek seviyeye çıkmıştı.
Ancak 2017’de gerçekleşen bağımsızlık referandumu ve Türkiye’nin sert tepkisinin ardından Irak ile olan ticaret hacmi, 2017’de 10,6 milyar dolar civarındayken, TÜİK verilerine göre, 2018’de 8,3 milyar dolar olarak gerçekleşti. 

thumbs_b_c_b84810cb9e5e0f5a522c3216473eb975.jpg
Mevlüt Çavuşoğlu - Neçirvan Barzani

 

Türkiye’nin Irak’a ihraç ettiği ürünler arasında mücevherat, altın, buğday unu, tavuk eti, yumurta, bisküvi, mobilya, ayçiçeği yağı, bebek bezi, demir, çelik, hazır giyim, çikolatalı mamuller ve deterjan ürünleri başı çekti. 
Resmi verilerde Irak olarak geçse de bu ticaretin büyük bölümü IKB yani Erbil yönetimi ile yapılıyor. Irak merkezi hükümeti ile yapılan ticaretin, bu ülke ile yapılan genel ticaretteki payı çok düşük.

İki taraf arasındaki ticari ilişkilerin negatif bir seyir izlediği bu süreçte Çavuşoğlu’nun ziyareti özel bir anlam taşıyor. Çavuşoğlu’nun, IKB’nin müstakbal Başkanı Neçirvan Barzani ve Başbakanı Mesrur Barzani ile yapacağı görüşmelerde iki taraf arasındaki pürüzleri gidermeye ve ticareti yeniden canlandırmaya çalışacağı belirtiliyor. 

Türkiye Irak merkezi hükümeti ile Habur’a alternatif bir sınır kapısı açma planları yaparken Habur, IKB için hayatiyetini koruyor. Ayrıca Türkiye’deki Kürt’ler için de başlıca bir geçim kaynağı. 

Independt Türkçe, Çavuşoğlu’nun ziyaretinin arefesinde Habur Sınır Kapısı’nın bölge insanı için önemini araştırdı. 

Türkiye’de yaşanan ekonomik sıkıntılar canlı bir ticari trafiğin hakim olduğu Türkiye’den Irak’a açılan Habur Sınır Kapısı’na ilgiyi artırdı. 

AW210783_04.JPG
Habur Sınır Kapısı'nda sıra bekleyen araçlar

Türkiye’de iş bulamayanlar, sınır kapısını gelir kapısı olarak görüyor ve günlük olarak giriş-çıkış yaptıkları Irak’tan getirdikleri sigara, çay, bebek maması ve benzeri ürünleri Türkiye’de satarak 200 TL kazanabiliyor. Çavuşoğlu’nun Erbil ziyaretinde ticari konuların yanı sıra Habur Sınır Kapısı’nda yaşanan aksaklıkların da masaya yatırılması gündeme gelecek konular arasında olduğu ifade ediliyor.

Birçok kişi için geçim yolu olan bu kapı; hükümetler tarafından değiştirilen kota uygulamaları ve kilometrelerce uzayan kuyruklar nedeniyle çile kapısına dönüşüyor. 

Bu ticareti yapanlardan biri de inşaatta kalıp ustasıyken geçirdiği rahatsızlık nedeniyle uzun süre işsiz kalan Batmanlı İhsan Direk. 

Direk,  doktorların “ağır işlerde çalışamaz” teşhisinden sonra Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi’ne bağlı sınır kenti Zaho’dan Türkiye’ye çay, tütün, bebek maması getirip satmaya başlamış.

Önceleri sefer başına 100 ila 200 TL para kazandığını söyleyen Direk son günlerde uygulamaya konulan kota nedeniyle çoğu zaman eve zararla döndüğünü söylüyor:

thumbs_b_c_3a8cf2e6e86aacc24f06f9bbae899c12.jpg
Mevlüt Çavuşoğlu - Adil Abdulmehdi

 

“24 saatte bir gidip gelebiliyoruz. Daha önce az da olsa bir kazanç oluyordu. Son dönemlerde yaşanan yoğunluktan dolayı olsa gerek uygulamalar daha da sertleşti. Çünkü her işsiz kalan bu işe yönelmeye başladı. İyi niyeti suistimal eden yolcular olduğu gibi, keyfi uygulamalarıyla insanlara eziyet eden görevliler de var. Bazen durduk yerde saatlerce bekletilip eşyalarımıza el konuluyor.” 

Direk, gümrükte çalışan ekiplerin daha duyarlı ve hoşgörülü davranmalarını istiyor. İlerleyen aylarda ekonomik krizin etkisiyle sınırdaki yoğunluğun daha da artabileceğini ifade eden Direk, bu işi yapmaktan başka çarelerinin olmadığını söylüyor.

Habur Sınır Kapısı’ndaki uygulamalardan yakınan bir diğer kesim de ihraç malı taşıyan araç sürücüleri. 

Sürücüler, gümrük sahalarındaki işlemlerin süresi, kazançların azlığı, maruz kaldıkları davranışlar ve dönüşte hem Kürt hem de Türkiye tarafının yakıt, gıda gibi ürünlerin alımına yeteri kadar izin verilmemesi gibi uygulamalarından rahatsız. 

“Görevliler kendimizi ifade etmeye bile fırsat vermiyor”

Yıllardır Mardin’in Kızıltepe Organize Sanayi Bölgesi’nden Irak ve Irak Kürdistan Bölgesi’ne (IKB) yük taşıyan şoförlerden biri de Mehmet Emin Emer. 

Emer’in anlatımına göre, her bir yükün teslim süresi ortalama 7-10 gün arasında ve toplamda kazandıkları para ise 250-300 TL civarı. 

Kazandıkları paranın kendi şahsi masraflarını karşılayamayacak düzeyde olduğunu ve satılan araç sayısının arttığını belirten Emer, birçok arkadaşının zarardan dolayı işi bıraktığını ve çocuklarını alıp batıya göç ettiğini ifade ediyor.

thumbs_b_c_0f143e867663bf2ebee66c507237a26a.jpg
Irak Kürdistan Bölgesi (IKB) İbrahim Halil Sınır Kapısı

 

Problem yaşadıklarında görevlilerin kendilerini ifade etmeye bile fırsat vermediğini bunun da mağduriyete yol açtığını savunan Emer, “Geçtiğimiz günlerde Silopi tır sahasından gümrüğe gitmek için hazırlık yaptığım esnada aracım arızalandı. Sabah arızayı giderip gümrüğe vardığımda tır sahasında 6 saat süreyi aştığım için bana 240 TL ceza kestiler. Her ne kadar araç arızasından dolayı geç kaldığımı söyledimse de dinletemedim ve cezayı ödemek zorunda kaldım. Bir seferlik kazancımın hepsi gitti. Mağdur oldum ve bana yardımcı olabilecek kimseyi bulamadım” diye konuştu. 

Mağdur olduklarında karşılarında dertlerini anlatacak muhatap bulamadıklarından yakınan Emer, aynı şekilde sınırın öbür tarafında Irak Kürdistan Bölgesi’nde de mağduriyet yaşadıklarını belirterek şöyle devam etti: 

“Bazen cezalara maruz kalıp daha üst yetkiliye itiraz için gittiğimizde yetkili çalışma arkadaşıyla ters düşmemek adına itirazımızı değerlendirmeye almıyor. Dönüşte tır sahasından çıkmak için mühür yaptırmamız gerek ve mühür için 2 kilometre yol gidiyoruz. Oysa kapıya yapılacak bir kulübe ile bu sorun çözülebilir. Mesela geçen ay, aldığım 150 litre yakıt için kesilen 110 dolar cezayı ödediğim halde ikinci bir ceza kesildi. Bu işi yapanların hepsi aldığımız yükten para kazanamadığımızı, zarar ettiğimizi bilir. Bizlerin tek kazancı dönüşte aldığımız birkaç litre yakıt, çay, şeker ve sigara tarzı şeylerdir. Sınırın iki tarafındaki yetkililerden talebimiz kıt kanaat geçinen biz şoförlere zorluk çıkarmamaları.”  

“Asıl problem gözden kaçırılıyor, 110 fabrikanın sadece 12 tanesi faaliyet yürütüyor”

Mardin Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Mehmet Ali Tutaşı, aşırı yığılma gibi bir takım sebeplerden dolayı Habur Sınır Kapısı’nda bazen gecikme yaşandığını ve işlemlerin uzun sürdüğünü kabul etse de konunun abartılmaması gerektiği görüşünde. Tutaşı’ya göre gümrük çalışanları zor şartlarda ve özverili bir şekilde çalışıyor. 

DypSVXDXQAEf68N.jpg
Mehmet Ali Tutaşı

 

Tutaşı, Irak’a yapılan ihracatın geçmiş yıllara göre yüzde 30’lar seviyesine düştüğünü ve asıl gözden kaçırılmaması gereken sorunun bu olduğunu vurguladı:

“1970’li yıllardan beri gıda ağırlıklı Irak pazarına çalışıyoruz. İhracatın yüzde 90’ını Irak’a yapıyoruz. Daha önce Irak’a ihracatımız 1 milyar 500 milyon dolar iken şu an 400-500 milyon dolayında. Mardin Organize Sanayi Bölgesi’nde 110 fabrikanın sadece 12 tanesi faaliyetlerini sürdürüyor ve diğerleri kapıya kilit vurmuş durumda. Sorunlarımıza çözüm bulunması adına hükümet nezdinde bir takım girişimlerde bulunduk ama henüz olumlu cevap almış değiliz. İhracat rakamlarındaki bu düşüşün ana etkeninin yaşanan siyasi gelişmelerden kaynaklandığı biliyoruz ama eğer kısa sürede soruna çözüm bulunmazsa durum daha da vahim olacak. Çünkü binlerce insan buradan ekmeğini kazanıyor.”

Bağdat hükümetinin, Türk malından daha düşük kalitede olmasına rağmen İran mallarını tolere ettiğini savunan Tutaşı, İranlı tüccarların vergisiz rahatça Irak pazarına girebildiğini dolayısıyla siyasetçilerin irade gösterip soruna el atması gerektiğini ifade etti.  

“Sınır kapısından yolcu ve yük geçişleri uzun sürüyor”

Habur Sınır Kapısı’nda iş adamlarının uzun bekleme sürelerinin önemli bir sorun olduğunu, kapıdaki yoğunluk nedeni ile yolcu ve yük geçişlerinin uzun sürdüğünü dile getiren Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası (DTSO) Başkanı Mehmet Kaya ise kapının genişletilmesi ve iş adamlarının beklemeden geçişlerinin sağlanması için girişimlerde bulunduklarını söyledi. “Ticaret Bakanlığı nezdinde yaptığımız görüşmelerden olumlu geri dönüşler aldık” diyen Kaya, “Sınır kapısının yenilenmesi ile ilgili proje tamamlandı ve ihalesi 1 aylık bir süre içinde yapılacak. Bu proje ile birlikte geçişler kolaylaşacak ve bekleme süresi azalacak” ifadelerini kullandı.

c144d1c6-a4df-43f5-afba-5152049d0404.jpg
Mehmet Kaya

 

2018 yılı sonunda Erbil, Duhok ve Süleymaniye odaları ile işbirliği protokolleri imzaladıklarını ve bu protokollerle mevcut ticari ilişkileri daha uzun süreli işbirliklerine sağlamayı hedeflediklerini aktaran Kaya, “Diyarbakır’ın bir fuar deneyimi var. Her yıl ortalama 6 fuar düzenliyoruz. Öncelikle bu deneyimlerimizi paylaşarak fuar organizasyonlarında ortaklaşmayı hedefliyoruz. Yerel kurumlarımız işbirliğinde bir fuarcılık şirketi kurmayı ve daha nitelikli fuar organizasyonları geliştirmeyi hedefliyoruz” diye konuştu. 

Habur’un hemen karşısındaki İbrahim Halil Sınır Kapısı 1991 yılından beri IKB’ye bağlı Peşmerge güçlerinin denetiminde. Sınır Kapısı Müdürü Fersat Ali yolcu, tır ve kamyon şoförlerinin uygulamalarla mağdur oldukları iddialarını reddederek konuyla ilgili kararları Türk yetkililerle beraber aldıklarını söylüyor.

Habur Gümrük Müdürlüğü’ndeki yetkililerle periyodik olarak uygulamalar ve var olan problemlerin çözümü için bir araya geldiklerini aktaran Ali, şikayet ve hoşnutsuzlukları Habur Gümrük Müdürlüğü ve Erbil Konsolosluğu’yla paylaşılırsa sorunların daha hızlı bir şekilde çözüleceğini ifade etti.

Sınır kapısında yaşanan gecikme, uzun kuyruklar ve keyfi uygulamalar gibi bir takım iddiaları netleştirme adına ulaştığımız Habur Gümrük Müdürlüğü yetkilileri İpekyolu Gümrük Bölge Müdürlüğü’ne yönlendirirken, bölge müdürlüğü yetkilileri ise konu hakkında ilgili Bakanlık’tan görüş alınması gerektiğini belirterek bilgi paylaşmaktan kaçındı. 

“Habur-3 köprüsü yoğunluğunu azalttı”

Habur Sınır Kapısı Gümrük ve Ticaret Bölge Müdürlüğü verilerine göre, 01 Ocak 2018 ile 30 Kasım 2018 tarihleri arasında 968 bin 435 tır-kamyon aracı, 231 bin 739 binek aracı, 15 bin 703 yolcu otobüsü olmak üzere toplam 1 milyon 215 bin 877 adet araç işlem gördü. Aynı dönem içerisinde 2 milyon 396 bin 60 yolcunun Habur Sınır Kapısı üzerinden giriş çıkışı sağlandı. Habur Sınır Kapısında işlem gören araç sayısı günlük 4 bin 500 ile 5 bin arasında değişirken, yolcu sayısı ise günlük 9 bine ulaştı.

Müdürlük verilerine göre, Şırnak Valiliği ile Duhok Valiliği arasında, Habur- İbrahim Halil kara hudut kapıları bölgesinde köprü inşası için imzalanan protokol uyarınca yapımına başlanan ve 9 Mayıs 2018’de kullanıma giren "Habur-3" köprüsü hem işlemlerin daha hızlanmasını sağladı hem de araç yoğunluğunu azalttı.

AW161668_04.JPG
Habur Sınır Kapısı'nda sıra bekleyen araçlar

 

Yeni köprü hizmete açılmadan önce tır ve yolcu araçlarına ait ön kontrol işlemleri iki şeritli olan eski köprü üzerinden yürütülüyordu. Hem ticari araçların hem de binek araçların ön kontrol işlemlerinin ayrı köprü üzerinde yapılması zaman zaman yoğunluğun yaşanmasına sebep olurken, gümrük kontrollerinin etkin bir biçimde yapılması zorlaştırıyordu. 

Verilere göre, Gümrük ve Ticaret Bakanlığı tarafından yapılan personel takviyesiyle birlikte giriş yönünde ihracat yükü taşıyıp boş veya dolu olarak dönüş yapan tır ve kamyonların Irak tarafında bekleme süreleri yapılan yoğun çalışma sonrasında minimum düzeye indirilmiş durumda.

Habur Sınır Kapısı, 1990’larda Irak ile sınır ticaretinin başlamasının ardından önemli bir ticaret kapısı haline geldi. Irak ile gerçekleşen kara sınır ticareti Habur üzerinden yapılıyor. Habur’dan çıkınca ulaşılan IKB’de çalışan 3 bin yabancı şirketten yaklaşık bin 400’ünün Türkiye menşeli olması burayı Türkiye-Irak arasındaki ihracatta daha da önemli bir role sokuyor.

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU