Habertürk yazarı Fatih Altaylı, Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu üyesi Bülent Arınç'ın baş hakemlik yaptığı davadaki bir şirketin yönetimine girdiğini öne sürdü, Arınç’tan yanıt geldi.

Arınç, “Ben şirketin yönetim kurulu üyesi olmadım. Bana yapılan teklifi, hukuken hiçbir sakıncası olmadığı halde vicdan ve etik açısından reddettim” dedi.

Altaylı, “Vicdan” başlıklı köşe yazısında bir iş adamı ile bir inşaat firması arasında yaşanan davada eski TBMM Başkanı ve Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu üyesi Arınç'ın başhakemlik yaptığını belirtmişti.

Arınç'ın son dakika tavır değiştirdiğini ve böylece kendisinin temsil ettiği tarafın davayı kaybetmesine neden olduğunu söyleyen Altaylı, Arınç’ın davayı kazanan şirketin yönetim kuruluna girdiğini öne sürmüştü.

Arınç konuyla ilgili olarak Twitter adresinden bir açıklama yaptı:

Fatih Altaylı, Habertürk'te bugün yayınlanan köşe yazısında birlikte hakemlik yaptığımız bir olayı konu edinmiş. Bahsi geçen köşe yazısının sonunda buraya kadar her şey normal dedikten sonra "Lehinde karar verdiği şirketin yönetim kuruluna girdi." diyerek beni vicdan yoksunluğu ile itham ediyor.
Kendisini telefon ile aradım lakin ulaşamadım. Not bıraktım ve kısa bir açıklama gönderdi.
Sosyal medyada mal bulmuş mağribi gibi bu yalan' paylaşıp aleyhime kampanya açanları görünce gecikmeden bir açıklama yapma ihtiyacı gördüm.

“Vicdanlı ve dürüst olmayı en güçlü sermaye olarak kabul eden bir insanım”

Açıklamasında “Ben vicdanlı ve dürüst olmayı en güçlü sermaye olarak kabul eden bir insanım. Bu yüzden bu ithamı kabul edemem” ifadelerine yer veren Arınç şöyle devam etti:

1- Birlikte hakemlik yaptığımız dava 13 ay önce bitti ve taraflar her konuda anlaştılar.
2- Şirket 40 gün kadar önce davanın bittiğinin altını çizerek şirketlerin Türk Ticaret Kanunu gereğince kamuyu temsilen yönetim kurullarında bulunan bağımsız yönetim kurulu üyeliğini bana teklif etti. Ben de bu teklifi vicdan ve etik açıdan uygun görmediğim için kabul etmedim.
Şirket bunun üzerine 02.09.2020 tarihinde KAP'a bir bildirimde bulunarak, açıklama yaptı. Bu açıklamayı da kamuoyunun dikkatine arz ediyordum.

“Sayın Altaylı'nın yazısı sadece şirket yönetim kuruluna bağımsız yönetim kurulu üyesi olarak atanmamla sınırlı olduğu için tekrar ediyorum: Ben şirketin yönetim kurulu üyesi olmadım. Bana yapılan teklifi, hukuken hiçbir sakıncası olmadığı halde vicdan ve etik açısından reddettim” diyen Arınç, “Gerektiği takdirde bahsi geçen şirketten de konuya dair bir açıklama istenebilir. Sayın Altaylı'nın kötü niyetli olduğunu söyleyemem; yanlış bilgilendirildiğini düşünüyorum. Umarım kendisi de bir açıklama yapacaktır” dedi.

​SİNPAŞ: Sehven yapıldı

​SİNPAŞ da Kamuoyu Aydınlatma Platformu'na (KAP) gönderdiği düzeltme metninde yönetim kurulu üyeliğine atama kararında isim hatası yapıldığını kaydetti.

Açıklamada şöyle denildi:

Şirketimizde boş olan Bağımsız Yönetim Kurulu Üyeliği'ne atama yapılmasına dair 01.09.2020 tarihinde Kamuoyu Aydınlatma Platformu'nda yapılmış olan açıklamamız şirketimizin ilgili departmanları arasındaki bir iletişim hatası nedeniyle sehven yapılmıştır. Yönetim Kurulumuzca boş olan Bağımsız Yönetim Kurulu Üyeliğimiz için henüz bir karar alınmamış ve sayın Arınç ile de konu karşılıklı görüşülmemiştir. Boş olan Yönetim Kurulu Üyeliğimiz için ilk Genel Kurulumuza arz edilmek üzere, yakında bir atama yapılacaktır. Kamuoyuna saygı ile duyururuz.

Independent Türkçe