Sarıkaya: Maliye Bakanlığı’nda iki gündür kıran kırana pazarlık sürüyor

Habertürk yazarı, 3 yıldır ödeme alamayan ecza depoları ve medikal şirketlerle bakanlık arasında yapılan pazarlığı yazdı

Fotoğraf: AA

Habertürk yazarı Muharrem Sarıkaya, Hazine ve Maliye Bakanlığı ile ecza depoları arasında iki gündür "kıran kırana bir pazarlık" sürdüğünü yazdı. Sarıkaya’nın aktardığına göre bu pazarlığın konusu 2017 yılından beri kamuya verilen ilaç ve protezlerin parasının tahsil edilmesi.

Sarıkaya, bugünkü köşe yazısında Türkiye Sağlık Endüstrisi İşverenleri Sendikası (SEİS), Türkiye Medikal Dernekleri Federasyonu, Sağlık Üreticileri ve İthalatçıları ile Araştırmacı Medikal Firmaları yöneticilerinin alacaklarını tahsil etmek için Sağlık Bakanlığı’na gittiğini ancak adres olarak Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın gösterildiğini söyledi.

Sarıkaya, SEİS Başkanı Metin Demir’in "Üniversite hastanelerinin geç ödeme yapmasına alışmıştık, ancak son dönem Sağlık Bakanlığı da ödeme yapmamaya başlayınca şirketler sıkıntıya düştü" dediğini aktardı ve şunları yazdı:

Bugüne kadar Sağlık Bakanlığı hastanelerine alınan malzemenin parasını tahsil ederek ayakta kalabildiklerini belirtti. Devlet hastanelerine verdikleri ürünlerin paralarını da son 2-3 aydır alamayınca sorunlarının gittikçe arttığına vurgu yaptı. Demir, içinde bulundukları durumu önce Bakan Yardımcısı Osman Dinçbaş’a ardından da diğer Bakan Yardımcısı Nurettin Nebati’ye de aktarınca şu ortak yanıt gelmiş:

"Sorun değil, 2017’den kalan alacaklarınızı da bu yıl verdiğiniz ürünlerin karşılığını da hemen öderiz. Ama siz de biraz fedakarlık yapın, fiyat indirin…"

Demir, bu teklife "uzun vadede alamamaktansa %8-10 indirim ile alacağımızı tahsil ederiz" diye baktıklarını belirtip ekledi:

"Ama bizden 2020 için %60, 2019 için %50, 2018 için %30 indirim istendi. Yani verdiğimiz ürünün bedelinden yüzde 60 indirim olur şey değildi…"

Tepkilerini iletince Nebati’den şu yanıt gelmiş:

"Herkes biliyor ki verilen malın karşılığı 3 yıl sonra alınacak. Uzun yıllardır böyle geldiği için sizler de fiyatınızın üzerine faizi bu oranda koyup satmaya başladınız. Bazılarınız 2 ile 3 kat fiyat koydu. Üç yıl sonra alacağınızı bugün ödeyelim, siz de üzerine koyduğunuz miktardan önerdiğimiz oranda indirim yapın ya da 2022’ye kadar almak için bekleyin…"

Ecza deposu ve medikal şirketlerin temsilcileri buna itiraz etmiş, "Bizim üzerine koyduğumuz kar payı %15’i geçmez, eğer daha fahiş fiyattan satan varsa siz onlara bunu uygulayın; biz de sizinle birlikte onlara karşı mücadelenize destek olalım" demiş.

"Bankaya gitmek yerine yüzde 50 indirim yapın"

Habertürk yazarı, toplantıya katılan diğer kişilerle de konuştuğunu ifade ederek şöyle devam etti:

Aktardıklarına göre Bakan Yardımcısı Nebati, şirketlerin temsilcilerine en son 2016 tarihinde yapılan müzakere ile paralarının ödendiğini anımsatmış. "Siz Ekim 2017’de üniversite hastanelerine ürün verdiğinizde paranızı geçmişe de bakarak 3 yıl sonra alacağınızı bilmiyor muydunuz?" sorusunu yöneltmiş. Burada durmamış, "Demek ki 3 yıl sonra alacağınızı bilerek üzerine o oranda fiyat artışı yaptınız" yaklaşımında bulunmuş.

Bakan Yardımcısından ziyade bir iş adamı gibi hareket ettiğini belirtmiş. Bu yıl verilen ürünlerin ödemesinin de en erken 2022’de olacağını görerek satış yaptıklarını tahmin ettiğini belirtip eklemiş:

"Şimdi gidip 2022’deki alacağınız karşılığını bankadan borçlanacaksınız. Faizi %15’ten alsanız 3 yıl size yükü %45’ten fazla. Eğer bugün alacağınızdan %40-50 oranında feragat ederseniz hemen paranızı alırsınız, banka ile de uğraşmazsınız."

İş adamı gibi hareket ettiği cümlesini birkaç kez yinelemiş... Bu aşamada bir noktaya da dikkat çekmiş:

"2016’da yapılan müzakerede zaten %26 indirim yapmışsınız. Yine böyle bir durumla karşılaşacağınızı biliyordunuz. Şimdi size mal gönderen tedarikçinize parasını peşin ödeyeceğinizi söylerseniz indirim yapmaz mı?"

Şirket temsilcileri yapılabileceğini ancak bunun talep edildiği gibi %50-60 oranına ulaşmayacağını anımsatınca Nebati noktayı koymuş:

"Salgın nedeniyle bastırıyorsunuz biliyorum. O zaman ben çekilerim, siz de 2022’de ancak paranızı alırsınız. Gelip indirimini yapmak isteyene de ben parasını peşin öder yola onunla devam ederim…"

"Canları burnuna gelmiş, öfkeyle soluyorlar"

Toplantının bu noktada sonlandığını belirten Sarıkaya, kendi yorumunu şöyle aktardı:

Şimdi ne mi olur? Zaten ilaç konusunda ciddi sorunların yaşandığı bir süreçte eğer ecza depoları ve medikal şirketleri ürün tedarikinde zorlanırsa durumun çok daha sıkıntılı bir hal alacağı açık. Hazine ve Maliye Bakanlığı böyle bir yöne gidebileceklerini tahmin etmiyor, oranlar %50-60 olmasa da bir noktada uzlaşının sağlanabileceğine inanıyor. Ancak konuştuğum medikal şirketleri ve ecza deposu sahiplerinin bakışı hiç de öyle değil. Zaten sıkıntılı bir süreçten geçerken, döviz artışıyla da fiyat farkı oluşurken, ayrıca parası alınamadığı için satılanın yerine yeni ürün konulamazken, ürün tedarikini sağlamakta büyük sorun yaşayacakları kanısındalar. Şunu da belirteyim atasözündeki gibi hepsinin “canı burnuna gelmiş” öfkeyle soluyor…

 

Habertürk, Independent Türkçe

DAHA FAZLA HABER OKU