Trump'ın Twitter ile olan savaşı hakkında söylenmeyenler

Trump ve diğer liderler, yalnızca bu sitelerin kullanıcıları mıdır? Diğer kullanıcılar söz konusu olduğunda geçerli olan kurallar onlar için de geçerli midir?

Fotoğraf: AP

Başkan Donald Trump ile genel olarak sosyal medya siteleri ve özel olarak Twitter arasındaki mevcut savaş, küresel iletişim alanına dair birtakım ciddi sorunları da beraberinde getiriyor.

Tüm dünyanın bu savaşın etkileriyle meşgul olduğu, bu savaşa ilişkin haberlerin ardında nefes nefese kaldığı, analizlere ve tahminlere boğulduğu bir zamanda birtakım temel gerçekler göz ardı ediliyor.

Bunlar anlaşılması ve kontrolü çok zor olan gerçeklerdir.

Bu krizi kaleme almayı amaçlayan yaklaşımların çoğunda, kasıtlı veya kasıtsız olarak söylenmeyen bazı şeyler var.

Belki de bazı temel gerçeklerin görünmemesinin ya da gösterilmemesinin arkasında sosyal medyaya veya Trump’a yönelik siyasi bir tarafgirlik vardır.

Bundan dolayı bu krizi ele almak adına bir dizi soru sormalıyız. Bunlar bazılarının garip bulabileceği sorulardır.

Ancak bu krize yönelik herhangi bir ciddi yaklaşım, bu soruların sorulmasını gerektirmektedir.

Öncelikli olarak sosyal medya siteleri halen gerçekten sosyal medya siteleri midir?

Trump ve diğer liderler yalnızca bu sitelerin kullanıcıları mıdır?

Bununla birlikte diğer kullanıcılar söz konusu olduğunda geçerli olan kurallar onlar için de geçerli midir?

Siyasi liderlerin bu platformlardaki etkileşimlerinin kontrolünün ve incelenmesinin sınırları nelerdir?

Sosyal medyayı, sosyal medya olarak tanımlamak artık iki nedenden dolayı doğru bir tanımlama değildir.

Öncelikle teorisyenlerin önemli bir bölümü, bu siteler üzerindeki etkileşimlerin ‘sosyal ayrışma’ya yol açtığı tezi üzerine düşünüyor ve bunun etkisini tespit etmeye çalışıyorlar.

Bu kimselerden bazıları, söz konusu platformlar ‘anti-sosyal medya’ olarak nitelendiriyorlar. Nitekim bu hususu kanıtlayacak bir dizi kanıt öne sürülüyor.

İkinci olarak, bu bağlamda yapılan araştırmaların ve çalışmaların ortaya koydukları ölçüde, bu platformların haber işlevinin istikrarlı bir şekilde geliştiği konusunda fikir birliği olduğundan söz edebiliriz.

Öyle ki sosyal medya kullanıcıların en az yarısından fazlası bu siteleri haber kaynağı gibi kullanıyor.

Ayrıca bu kimselerin yaklaşık üçte ikisi, özellikle de gençler ve ergenler buradaki haberlere güvenmekle yetiniyorlar.

Öyleyse bu siteler her ne kadar haber üretmese de birer haber platformudur.

Halkla iletişim alanında uzman bir şirket olan Accenture tarafından yayınlanan Digital Citizen Pulse (Dijital Vatandaş’ın Nabzı) isimli bir araştırmada, sosyal medya platformlarının hükümetlerin etkileşim ve iletişim mekanizmalarını yeniden şekillendirdiği belirtildi.

ABD’li halkla ilişkiler firması Pearson Marsettler ise, çok sayıda siyasi liderin ve hükümetin Twitter kullanımlarıyla ilgili olarak “Twiplomasi (Twitter diplomacy)” kavramını kullanmayı tercih etti.

İnternet verileri ve istatistikleri alanında çalışmalarda bulunan Alman Statista şirketi, geçen nisan ayında yayımladığı bir araştırmada 187 ülkenin devlet ve hükümet başkanlarının kişisel veya kurumsal hesaplar aracılığıyla Twitter'da resmi olarak bulunduğunu ortaya koydu.

Araştırmaya göre Hollanda hükümetinin bu sitedeki mesajlarının yüzde 97'si kullanıcılara verilen yanıtlardan oluşuyor.

Avrupa Birliği Dış İlişkiler Servisi (EEAS), geçen 2019 yılı içerisinde dünya liderleriyle 148 kere bu site üzerinden temas kurdu.

Journal of Public Health iki ay önce yayınladığı bir araştırmada, G-7 ülkeleri liderlerinden 8’inin yeni tip koronavirüs (Kovid-19) ile ilgili bilgiler paylaşmak için Twitter hesaplarını etkin bir şekilde kullandıklarını ortaya koydu.

Öyleyse bu platformlar, siyasi ve diplomatik faaliyetlerin en üst düzeyde, yoğun bir şekilde ve güvenle yürütüldüğü siyasi etkileşim platformlarıdır.

Yukarıda gündeme getirdiğimiz soruları hatırlayalım:

Trump ve diğer liderler, yalnızca bu sitelerin kullanıcıları mıdır? Diğer kullanıcılar söz konusu olduğunda geçerli olan kurallar onlar için de geçerli midir?

Siyasi liderlerin bu platformlardaki etkileşimlerinin kontrolünün ve incelenmesinin sınırları nelerdir?

Trump normal bir Twitter kullanıcısı gibi görünmüyor. Hükümetler kuran, anlaşmalar ilan eden, yetkili kimseleri görevden alan ve siyasi mevkidaşlarıyla iletişim kuran diğer liderler de aynı şekilde.

Trump ve diğer liderler, ortalama kullanıcı ile aynı hususlara ve sınırlamalara tabi olmamalıdırlar.

Söylendiği gibi bunlar birer ‘sosyal iletişim platformları’ değildir. Fiili olarak bir haber platformu olarak çalışan bu siteler hükümetlerin iletişim mekanizmalarının hayati ve temel bir parçasını oluşturuyor.

 

 

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

Independent Türkçe için çeviren: Beyan İshakoğlu

Şarku'l Avsat

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU