Yeni Şafak yazarı: Polis haddini aştı

"Polisin orantısız güç kullanması hiçbir şartta kabul edilemez lakin bu durumda iyice kabul edilemez"

Sokağa çıkma yasağına rağmen Adana Merkez Camisi'nde teravih namazı kılmak isteyen Furkan Vakfı üyelerine polis müdahale etmiş, 40 kişi gözaltına alınmıştı. (Fotoğraf: Twitter)

Yeni Şafak gazetesi yazarı İsmail Kılıçarslan, Adana’da sokağa çıkma yasağına rağmen teravih namazı kılmak isteyen Furkan Vakfı üyelerine polis müdahalesinin yanlış olduğunu söyledi.

23 Mayıs'taki yazısında yaşanan müdahaleyi “çok çirkin” olarak tanımlayan Kılıçarslan şunları yazdı:

Şimdi bu yazının altı Furkan Vakfı’nın “kesin inançlı” bağlıları tarafından linçlerle doldurulacak ancak Adana’da Alpaslan Kuytul’un “cemaatle teravih namazı kılma şovu” ve devamında polisin müdahalesiyle gelişen olaylar çirkin, hem de çok çirkindi.

Bir kere Kuytul, “acziyet fıkhı” bahsinden bütün bütün habersiz gibi davrandı. Hem olayın öncesinde hem esnasında hem de sonrasında Kuytul’un yaptığı açıklamalardan, geliştirdiği dilden anlıyoruz ki üzüm yemek amacı yoktu ortada. Bağcıyı dövmenin peşine düşülmüştü. Sermayesinin ne olduğunu bir türlü anlayamadığımız Kuytul’u biz Suriye’de rejime karşı ayaklanan milyonlarca insana “neye güvendiniz de ayaklandınız?” deyişinden hatırlıyoruz. E sormazlar mı adama: “Sen neye güvendin de ayaklandın?”

Tabii bir yandan da açıkça yazayım. Bence polis de haddini aşarak orantısız güç kullandı Furkan Vakfı bağlılarına karşı. Müritlerinin “namaz kılıyorduk sadece namaz” diye bağırmalarına polis tarafından hazırlanan zemin, zannederim tam da Kuytul’un aradığı zemin.

Ve Kuytul’un müritlerinin attığı bir slogana dikkat: “Doğu Türkistan olmayacağız.” Sanki Türkiye’de namaz kılmak yasakmış, dini hayatın önüne engeller koyuluyormuş algısı oluşturmanın yolunu yapıyorlar kendilerince. Suriye’deki Müslümanları zerrece umursadığını görmediğimiz Kuytul’un Doğu Türkistan’ı da zerrece umursadığını düşünmek için elimizde herhangi bir sebep yok. Uçak uçağı düşürür yani. Bir de uçakların geri vitesi yoktur. Oyna devam.

“Oyna devam” dedik ama İçişleri Bakanımız Süleyman Soylu’ya da açık bir çağrı yapayım. Polisin orantısız güç kullanması hiçbir şartta kabul edilemez lakin bu durumda iyice kabul edilemez. Böyle adamların ve organizasyonların “meşruiyet devşirmesi”ne müsaade etmemek lazım gelir.

 

Yeni Şafak, Independent Türkçe

DAHA FAZLA HABER OKU