Uzmanlar uyarıyor: Dünyayı koronavirüsten sonra akıl sağlığı krizi bekliyor

Araştırmacılar salgının etkisini sınırlamak için acil ve titiz çalışmalar gerektiğini vurguluyor

Salgın sırasında tedavi için bakımevlerine alınan yaşlı nüfus, yakınlarını uzaktan görebiliyor (Reuters)

Dünyayı etkisi altına alan yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınında milyonlarca kişi tecrit uygulamaları kapsamında evlerine kapanırken, uzmanlar pandeminin bitişinin ardından insanları bekleyen başka bir krize dikkati çekiyor.

Guardian’ın yer verdiği habere göre araştırmacılar, geçmiş salgınlardan alınan derslerle birlikte yeni gerçekleştirilen anketlerin ve Kovid-19'a dair ortaya çıkan çalışmaların, pandeminin akıl sağlığı üzerinde derin ve potansiyel olarak uzun vadeli etkileri olabileceğini ileri sürüyor.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Lancet Psychiatry dergisinde yayımlanan çalışmanın ortak yazarlarından olan Cambridge Üniversitesi Psikiyatri Bölüm Başkanı Profesör Ed Bullmore, “Vermek istediğimiz önemli mesaj, Kovid-19’un şimdi ve gelecekte akıl sağlığı üzerinde büyük çaplı etkilerinin olabileceğidir. Bu konuyu vakit kaybetmeden düşünmeye başlamamız gerekiyor” diyor.

MQ adlı akıl sağlığı araştırma kuruluşu ve Birleşik Krallık Tıp Bilimleri Akademisi’nin de katkılarıyla Bullmore ve ekibi tarafından yürütülen çalışmada, hem genel nüfus hem de risk altındaki grupların yanı sıra sağlık uzmanlarına dair zihinsel sağlık sorunlarının gerçek zamanlı izlenmesine öncelik verilmesi gerektiği belirtiliyor.

Bullmore şu ifadeleri kullanıyor:

Bu pandeminin bir bütün olarak toplum üzerinde ve psikolojik açıdan büyük etkisinin olduğu açık: İşsizlik artıyor, aileler ayrı düşürüyor; içinde bulunduğumuz ve genelde anksiyete, depresyon ve kendine zarar vermeye yönelik başlıca psikolojik risk faktörlerini barındırdığını bildiğimiz çeşitli değişimlerden geçiyoruz.

Kovid-19 haberlerine maruz kalmanın etkisi araştırılmalı

Koronavirüsün işsizlik ve yoksulluk üzerindeki etkilerini gidermeye yönelik politikalara duyulan ihtiyaca dikkati çeken araştırma, kişilerin salgınla başa çıkmak için keşfettiği yöntemleri tespit etmeye ve savunmasız gruplarla sağlık çalışanları başta olmak üzere insanların zihin sağlığını desteklemek için yollar bulmaya duyulan aciliyeti vurguluyor.

Çalışma ayrıca, Kovid-19’la ilgili haberleri sürekli takip etmenin etkisinin araştırılmasına dair ihtiyacı da işaret ediyor.
 


Diğer taraftan koronavirüsün beyin üzerindeki muhtemel etkisine yönelik daha çok inceleme gerektiğini kaydeden ekip, salgının çıkış yeri sayılan Çin’in Vuhan kentindeki 214 Kovid-19 hastasından 78’inin nörolojik semptomlar gösterdiğini ortaya koyan yeni bir araştırmaya atıfta bulunuyor.

Konuyla ilgili değerlendirmesinde Bullmore, “Beyne ve vücudun viral enfeksiyona tepkisine bağlı olarak bilhassa Kovid-19 hastalarında akıl sağlığının etkilenebileceği ihtimalini düşünüyoruz” diye ekliyor.

Makalenin ortak yazarlarından olan Glasgow Üniversitesi’nden Profesör Rory O’Connor ise Kovid-19’un akıl sağlığı üzerinde belli başlı etkilerine dair konuşmak için henüz erken olsa da geçmişten çıkarılması gereken dersler bulunduğunu söylüyor.

O’Connor, “2003’teki SARS salgınına bakacak olursak; anksiyete, depresyon ve travma sonrası stres oranlarında yükseliş yaşandığına, bazı gruplarda da intihar seviyelerinde artış olduğuna dair kanıtlar olduğunu biliyoruz” ifadelerini kullanıyor.

 

Independent Türkçe, Guardian

DAHA FAZLA HABER OKU