Nadia Ghulam, özgürlüğe, bilime kavuşma hayaliyle Taliban yönetimine meydan okudu ve 10 yıl boyunca erkek kılığında yaşadı.
Kadınlara her şeyi yasaklayan yönetim, Nadia’yı ailesini korumak ve hayatına devam etmek için kardeşinin kimliğini almaya zorlamıştı.
1993’te evlerine atılan bir bombadan sonra ağır yaralanan ve altı ay komada kalan Nadia o zamanlar 8 yaşındaydı. Komadan uyandığında dünya özgürlüğün ve barışın olmadığı zalim bir yerdi. Artık bir şeyler öğrenme ve hayallerini gerçekleştirme hakkı yoktu.
Kardeşi Zalmay’ın ölümü babasının psikolojisini bozmuş, çalışamayacak hale getirmişti. Annesi ve üç kız kardeşiyle birlikte açlığın pençesinde yaşarken, bir süre sonra Celalabad’daki bir mülteci kampına götürüldüler.
Tüm bu acıların arasında 11 yaşındaki bir kız, yoksul ailesine yardım etmek ve onları korumak istiyordu. Özgür bir şekilde çalışmak ve ailesine ekmek parası getirmek için hayatını kaybeden kardeşinin yerine geçmeye karar verdi. Öyle ki Taliban için “özgürlük” sadece erkeklere özel bir şeydi.
Fark edilmemek için başına erkeklerin taktığı sarıktan taktı, göğsünü kapatıp kardeşinin kıyafetini giydi ve bir tarlada çalışmaya başladı. Patlıcan ve domates topladı, su kuyularını temizledi.
Camiye girdi, erkek öğrencilere namaz kıldırdı
France 24’e röportaj veren Nadia, “Başlarda kolay olduğunu sandım. Kendi kendime bugün bu işi yapıyorum ama yarın bunu yapmak zorunda kalmayacağım ve tekrar Nadia olacağım diyordum. Ama maalesef, bu durum 10 sene sürdü” dedi.
Kendisini çok seven bölgedeki bir caminin imamı, onu yardımcısı yaptı. Nadia artık “Molla Zalmay” olarak çağrılmaya başladı. Erkek çocuklarla birlikte camiye girdi, yeri geldiğinde öğrencilere sopayla dayak atmış, yeri geldiğinde namaz kıldırmış.
Korku, daima Nadia’nın yoldaşı oldu. Kendi odasında uyurken bile elbisesini ve takkesini çıkarmadı. Röportaj sırasında “Sürekli dikkat etmem gerekiyordu. Birinin beni görüp sırrımı ortaya çıkarmasından korkuyordum” sözlerini kullandı.
“Aşık olduğumu söyleyemedim”
Fransa’da yayın yapan “Le Figaro” gazetesine verdiği bir başka röportajda Ghulam, 17 yaşındayken beraber eğitim gördüğü bir erkeğe aşık olduğunu ve günaha düşmemek için sürekli dua ettiğini söyledi. Ghulam, yaşadıklarını şu sözlerle anlattı: Hislerimi söyleme imkanım yoktu. Ona karşı hissettiğim şeyleri gizlemek zorundaydım, bu da çok zordu
2007 yılında 22 yaşına giren Nadia, Afganistanlı kadınlara yardım toplayan bir hayır kurumunda çalışan Sara ile tanıştı. Sara, onu bu yaşamından kurtararak İspanya’ya gönderdi ve orada yaralarının tedavi edilmesini sağladı. Daha sonra 12 yıldır yaşadığı Barcelona kentine gitti.
“Tekrar kadın olmaktan korktum”
On yıl Zalmay olarak yaşayan Nadia, tekrar kadın olmaktan korktu. France 24’ye konuşan Nadia, özgürlüğünü kaybetme korkusu yaşadığını söyledi. “Erkek gibi giyindim. Araba sürüyordum, arkadaşlarım vardı. Sokakta tek başıma yürüyebiliyordum. İspanya’ya gittiğimde kadın olmak istemiyorum dedim. Hatta tek başına yürüyen bir kadını fark ettim ve ona bir şey olacağını düşündüğüm için peşinden gittim. Ama gayet rahat yürüyordu” ifadelerini kullandı.
Nadia Ghulam’ın “Sarığımın Sırrı” adlı kitabı Fransızca olarak yayınlandı. Kitapta Ghulam’ın Taliban yönetiminde yaşadığı süreç ayrıntılı bir şekilde yer aldı.
*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.
https://www.independentarabia.com/node/8636
Independent Türkçe için çeviren: Abdurrahman Koç
