İnfaz düzenlemesine şerh koyan HDP: Anayasa ve meclis iç tüzüğüne aykırı

Halkların Demokratik Partisi, infaz düzenlemesine toplumsal barışı sağlamadığı gerekçesiyle şerh düştü. HDP, düzenlemenin anayasa ve meclis iç tüzüğüne aykırı olduğunu ileri sürdü

HDP'den infaz düzenlemesine şerh / Fotoğraf: AA

Halkların Demokratik Partisi (HDP), infaz düzenlemesinde değişiklik öngören ve Meclis Adalet Komisyonu’nda kabul edilen 70 maddelik “Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi”ne muhalefet şerhi düştü.

HDP'den yapılan açıklamada, kanun teklifinde yer alan düzenlemelerin evrensel hukuk normları ve demokratik kriterlere uzak olduğu belirtildi.

 

Terörle Mücadele Kanunu’na (TMK) eleştiri getirilen açıklamada, “Cezaevleri sadece düşüncesini ifade eden, sosyal medyada asgari muhalif bir söylemi dile getiren gazeteci, siyasetçi, akademisyen, avukat, öğrencilerle doludur. Sebebi ise Terörle Mücadele Kanunu adlı yasa başta olmak üzere, anti demokratik ceza yasalarıdır. Terör tanımının oldukça geniş tutularak düşünceyi ifade hallerinin hepsinin terör suçu kapsamında değerlendiriliyor olması bakımından da söz konusu infaz rejimi, açık ve ağır bir insan hakkı ihlalidir” ifadelerine yer verildi. 

“Hiçbir sivil toplum kuruluşunun olmaması düzenlemeyi batıl kılıyor”

Cezaevlerinde yüzlerce hasta tutuklunun olduğu hatırlatılan şerhte, hasta tutukluların adeta ölüme terk edildiği ifade edildi.

Şerhte, hasta olan mahpusların tedavilerinin sağlanması veya ölümcül durumda iseler, son anlarını yakınlarıyla birlikte geçirme haklarının sağlanması gerektiği kaydedildi. 

İktidarın yaptığı düzenlemelerle toplumu oyalamaya çalıştığına dikkat çekilen şerhte, düzenlemenin koranavirüs salgının olduğu bir kriz sürecinde gündeme getirildiği belirtildi. Şerhte, “Baroların, sivil toplum kuruluşlarının ve dahi pek çok söz sahibi olacak temsilcinin salgın hastalık nedeniyle komisyon görüşmelerine katılamadığı, görüş bildiremediği bir süreçte önemli bir kanunun görüşülüyor olması başlı başına bu yasal düzenlemeyi batıl kılmaktadır. Bizlerin bir infaz düzenlemesinin meclisin onayına sunulmasına yönelik talebi cezaevlerinde toplu ölümlerin gerçekleşmesini önlemek içindir” denildi.

Teklifin komisyon görüşmelerine 65 yaş üstü milletvekilleri ve komisyon üyelerini de katılmadığına yer verilen şerhte, 65 yaş üstü milletvekillerinin genel kurul çalışmalarına katılıp katılmayacağının da henüz belli olmadığı ifade edildi. 

Partilerin katılım oranının sınırlı sayıda olacağının yer aldığı şerhte, parlamentonun bu anlamıyla yeterli bir sayı ile temsil edilmeyeceği belirtildi. Şerhte, teklifin böyle bir ortamda görüşülmesinin anayasa ve iç tüzüğe aykırı olduğu kaydedildi. 

 

“Düzenleme eşitlik ilkesine aykırı”

Şerhte, iktidarın, koronavirüs nedeniyle ciddi risk olan cezaevlerine dönük tahliyeleri başlatmadığı ve gerekli önlemlerin alınmadığı eleştirisi de getirildi. 

Şerhte, düzenlemenin eşitlik ilkesine aykırı olduğuna işaret edilerek, şunlar kaydedildi: 

“Esas olan devletin yaşatma ödevidir. Mahpuslar cezaevlerinde devletin birincil sorumluluk alanı içerisindedir. Dolayısıyla iktidarın cezaevinde kalanlar için bilinçli bir politika yürüttüğünü ifade etmek yanlış olmayacaktır. Ceza kanunlarında değişiklik öngören geniş kapsamlı bir kanunun yapılması yerine hükümlü ve tutukluların adli kontrol, denetimli serbestlik ve benzeri seçenek yaptırımlarla derhal salıverilmesi sağlanmalı; kalıcı düzenlemelerin yapılması için uygun koşullar beklenerek ortak mutabakat oluşturulmalıdır. Bu aşamada, söz konusu kanun teklifinin, yaşam hakkı bağlamında sadece bir kesimin korunduğu, bir başka kesimin ise yaşam hakkının açıkça ihlal edildiğinin bir ifadesi olduğunu söylemek yanlış olmayacaktır.”

“Çocuk yaşta evliliklerin önünün açılması amaçlanıyor”

Koşullu salıverilmenin mevcut yasada oldukça uzun olan infaz süreleri tutukluların umut etme hakkını gasp ettiğine değinilen şerhte, ilgili düzenlemenin kapsamlı bir yenilemeyi gerektirdiği kaydedildi.

Cinsel dokunulmazlığa karşı suçlarda yapılan indirimle çocuk yaşta evliliklerin önünün açılmasının amaçlandığına dikkat çekilen şerhte, “Cinsel dokunulmazlık kapsamında suç işleyenlerin cezalarında yapılacak olan indirim ve denetimli serbestlik kapsamında cezaevinden çıkışları, açık cezaevine ayrılma hususunda sahip olacakları kolaylık ve Covid-19 nedeniyle cezaevlerinden tahliyelerine imkan sağlayan bu düzenleme son derece tehlikelidir” ifadelerine yer verildi.

 

Independent Türkçe
 

DAHA FAZLA HABER OKU