“Erdoğan, danışmanlar kozası içinde tecrit korumasında yaşarken kendisine duyurulmayan seslere kulak vermeli”

"Erdoğan, inşaat-ticaret lobisinin kendisini başka bir yanlışa sürüklediğinin farkında değil mi?"

Fotoğraf: Cumhurbaşkanlığı

Gazeteci Murat Yetkin, kişisel bloğunda yazdığı köşe yazısında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın koronavirüs salgını dolayısıyla toplumun her kesiminden gelen önerilere artık kulak vermesi gerektiğini yazdı.

Yetkin, bugünkü köşe yazısında Türkiye’nin artık Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile yönetildiğini, tek sorumlu makamın Erdoğan olduğunu söylerken “Özellikle de şu zor günlerde ülkenin her köşesinden, toplumun her kesiminden gelen seslere kulak vermek zorunda. Artık çok geç olmadan…” dedi.

Yetkin, Erdoğan’ın Beştepe’de “danışmanlar kozası içerisinde kendisine duyurulmayan sesleri işitmesi gerektiğini” şu ifadeleri kullandı:

Türk Tabipler Birliğine (TTB) örneğin… Koronavirüs salgının en ön saflarında canlarını tehlikeye atarak duran sağlık çalışanlarının örgütüne. Kriz toplantısına her türlü sermaye grubu çağırılırken, tabipler çağırılmıyor. Ama Sağlık Bakanlığının da Bilim Kurulunun da onların önerilerini sorduğunu, kulak verdiğini bilsin. TTB Başkanı Sinan Adıyaman’ın, Bilim Kurulu üyelerinin ne gibi kişisel çıkarı olabilir özgürlüklerinden vazgeçmeyi önerirken?

"Ne art niyet olabilir?"

“Kriz boyunca işten çıkarma yasağı getirin, destekleyelim” diyerek iktidara yıkabileceği karara ortak olmaya talip CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’dan TÜSİAD Başkanı Simone Kaslowski’ye kadar toplumun değişik kesimlerinin özgürlüklerinin askıya alınmasına peşinen razı olmasında ne art niyet olabilir can pazarından başka? Erdoğan, kendisini 31 Mart’ı 1 Nisan’a bağlayan gece, seçim yenilgisini sineye çekmişken kararından vazgeçirip 23 Haziran’da daha ağır bir yenilgiye sürükleyen inşaat-ticaret lobisinin bugün de bir başka yanlışa sürüklediğinin farkında değil mi? O zaman kaybedilen İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı olmuştu; bugün daha fazla insan hayatı kaybedilebilir bu ısrar nedeniyle. Vebali büyük olur.

“Çünkü Türkiye’de salgının yayılma hızının, dünyada en kötü örnek sayılan İtalya’daki yayılma hızını dahi geçtiği haberleri var” diyen Yetkin, şu ifadeleri kullandı:

İtalyan hükümetinin uyarıları ciddiye almayarak ticareti tercih edip, 2020 Çin-İtalyan Turizm yılı etkinliklerini ve Milano Moda Fuarını iptal etmeme kararı sonucu, düne kadar dünyadaki 30 bin COVID-19 kaynaklı ölümün üçte biri, 10 binden fazlası İtalya’daydı. Bu ısrar, özellikle İstanbul’da ve halkın büyük bir aymazlıkla dışarılarda yaşamaya devam ettiği İzmir’de, bir ölçüde Adana’da felaketlere neden olabilir.

 

Yetkin Port, Independent Türkçe

DAHA FAZLA HABER OKU