Harvard profesörü: ABD’deki vakalar bildirilenden 10 kat daha fazla olabilir

Önde gelen epidemiyolog, “Ne kadar kişinin koronavirüsle enfekte olduğu veya virüsün ne kadar hızlı yayıldığı hakkında hiçbir fikrimiz yok” diye yazdı

Roma’da sağlık personeli bir koronavirüs hastasını Gemelli Hastanesi yoğun bakım ünitesinden Columbus Covid Hastanesi’ne transfer ediyor / 16 Mart 2020 ( Reuters)

Harvard Üniversitesi epidemiyoloji profesörü Marc Lipsitch, Washington Post için kaleme aldığı köşe yazısında, ABD’deki koronavirüs vakalarının sayısı artmaya devam ederken gerçek rakamın katbekat daha büyük olabileceğini ve bu gerçeğin sonuçlarının hem karmaşık hem de mantıksız olduğunu yazdı.

Lipsitch’in köşe yazısı büyük ölçüde ABD’nin Güney Kore gibi diğer ülkelerin gerisinde kalmasına neden olan hızlı ve yaygın bir test programı sunamamış olmasına odaklanıyor.

Beceriksiz federal müdahale, testlerde öylesi gecikmelere yol açtı ki buradaki vakaların çoğu şu anda bile teyit edilmiyor.

Kaç kişinin enfekte olduğunu takriben bile bilmiyoruz fakat bunun mevcut teyit edilmiş 35 bin vaka sayısından daha fazla olduğu kesin. Birçok yer nispeten az sayıda teyit edilmiş vaka bildiriyor olsa da bu rahatlık sağlamıyor.

ABD, yavaş ve tutarsız bir başlangıcın ardından salgının önüne geçmek için mücadele ediyor. Şu an 40 binden fazla vaka bulunduğu doğrulanırken, şimdiden birçok eyalet evde kalınmasına yönelik kapsamlı talimatlar yayımladı. Özellikle New York ve New Jersey’de yüksek enfeksiyon oranları bildiriliyor.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Lipsitch yazısında, ABD’nin krizin yönünü değiştirmesi için test kapasitesini “çok büyük ölçüde genişletmesi" gerektiğini savunuyor. Şu anda kişi başına yapılan test sayısı Güney Kore’dekinin 30'da biri kadar.

Fakat Lipsitch, “bu noktada, test yapmayı büyük oranda artırmış olsak bile gerçekte var olan tüm vakaları bulmak ve test etmek mümkün olmayacak” diye yazdı.

Lipsitch şunları ekledi:

Bu sadece bir sayı meselesi. Eğer 10 vakadan yalnızca birini biliyorsak, bilinen vakalara ilişkin mükemmel etkili müdahaleler bile yayılmanın sadece yüzde 10’unu engelleyebilir. Büyük olasılıkla biz ABD’de daha da düşük bir oranı biliyoruz.

ABD’nin vakaların yalnızca 10'da birini veya daha azını biliyor olabileceği ifadesi, bu köşe yazısının içeriği üzerine yazıp çizen diğerlerince benimsendi. Ancak Lipsitch kısa süre sonra savunduğu şeyin karmaşıklığının anlaşılmasını ve bunun felaket tellallığıyla karıştırılmamasını sağlamak için Twitter'a başvurdu.

Çelişkili biçimde, sağlık hizmetleri sisteminde gördüğümüz sıkıntı seviyesi göz önünde bulundurulduğunda, daha birçok vakamızın olması kötü değil, iyi bir şey. Bu (test edildikleri için) gördüğümüz korkunç sonuçların, daha hafif vakalardan oluşan buzdağının görünen kısmı olduğu anlamına geliyor.

Sadece, gözlemlenmeyen vakaların oranının büyük olduğunu umabiliriz çünkü o zaman sürü bağışıklığına ulaşmaya daha yakın oluruz ve her kötü sonuç da beraberinde sürü bağışıklığına katkıda bulunan daha fazla sayıda hafif sonucu getirir. Salgınların matematiği tuhaf.

Fakat vakaların gerçek sayısı bir yana, Lipsitch hükümetin kitlesel bir test programı için çözüm bulmada muazzam zorluklarla mücadele ederken, ilk adımların hem kritik derecede önemli hem de açıkça ortada olduğu sonucuna varıyor. Lipsitch, köşe yazısında şu ifadeleri kullandı:

Yoğun sosyal mesafe, şimdilik stratejimizin merkezi olmalı. Bunun ne kadar sürebileceğine ilişkin makul endişeler var fakat şimdi bunlar halihazırda kötü olan durumun daha da kötüleşmesini önleyecek acil eylemden kaçınmak için mazeret değil.

 

 

*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir. 

https://www.independent.co.uk/news/world/americas

Independent Türkçe için çeviren: Cenk Korkmazer

© The Independent

DAHA FAZLA HABER OKU