Suriye'deki savaş yetimleri ve yoksulları dilenmek zorunda bıraktı

Çoğu çocuk, dilenmede etkili bir araç olarak görülüyor. Rejime bağlı güvenlik kuruluşları ile bağlantılara sahip kişiler, işlerini genellikle tespit edilmelerini zorlaştırıcı şekilde takma adlar kullanarak yürütüyorlar

Suriye’nin kuzeybatısında, İdlib kırsalındaki Sarmada’da dilenen 3 çocuk / Fotoğraf: Şarku'l Avsat

Suriye’de süren savaş, yoksulların çocuklarının ve yetimlerin yaygın bir şekilde rejimin ve muhalefetin kontrolündeki bölgelerde, sokaklarda dilenmesine yol açtı.

Suriye rejimi ve muhalefet tarafından kontrol edilen bölgelerde yoksulluk oranında artış yaşanırken kuşatma, yerinden edilme, eğitim ve iş fırsatlarının yokluğu ile kötüleşen ekonomik koşullar dolayısıyla yoksullaşan yüzde 65’lik kesim de dahil Suriyelilerin yüzde 93’ten fazlası yoksulluk ve yoksunluk içerisinde yaşıyor. Bu durum her yaştan binlerce çocuğun, kadının ve erkeğin dilenmesine ve yerinden edilmesine neden oluyor.

Şam’da sivil alanda çalışmalar yürüten bir aktivist duruma dair şunları söyledi:

"Rejim tarafından kontrol edilen farklı vilayetlerde dilencilerle mücadele ofislerinin etkinleştirilmesine rağmen dilencilik olgusu geçen yıllarda Suriye rejimine bağlı medya organlarının ‘Suriye’deki dilencilik oranında azalma görüldüğünü’ bildirmesine karşı oldukça yaygınlaştı. Bir yandan yoksulluk, yüksek yaşam maliyeti ve Suriye lirasının değer kaybetmesi, diğer yandan da ölen veya tutuklanan babalarını kaybetmeleri sonrasında çok sayıda çocuğun kimlik belgesinin olmayışı nedeniyle çocukların, kadınların ve yaşlıların dilenmesi son aylarda önemli ölçüde artış gösterdi. Tabii ki kimlik belgelerinin olmaması gıda yardımı sağlayan özel insani yardım kuruluşlarından, elbise ve ilaç yardımı sağlayan diğer kurumlardan yardım almalarını engelliyor. Başkent Şam’da yakın zamanda takip edilen yaklaşık 3 bin 200 dilenci (2 bin 300 çocuk ve kadın, 900 yaşlı ve engelli), dilenme koşullarını inceleyen araştırmalara ve araştırma merkezlerine göre cami, üniversite, kafe ve pazarlarda dileniyor."

9 yaşındaki Ahmed, Şam’ın merkezindeki el-Hamidiye Pazarı’nda dileniyor. Şam kırsalındaki Duma bölgesinden kaçmak zorunda kaldıktan sonra astım hastası annesi ve 6 yaşındaki kız kardeşi ile Ceramana bölgesinde tek odalı bir evde yaşayan Ahmed’in babası 5 yıl önce kaybolmuş. Akıbeti hakkında hiçbir şey bilinmiyor. Akrabalarının çoğu Suriye’nin kuzeyindeki bölgelere göç etti. Onlara bakacak kimseleri yok. Yoksulluk ile ailesinin gıda ve ilaç ihtiyaçlarını karşılama gerekliliği Ahmed’i dilencilik yapmak zorunda bırakıyor.

ss.jpg

İdlib’de araç sürücüsünden para isteyen bir çocuk / Fotoğraf: Şarku'l Avsat

 

Bir başka aktivist de konuya dair şunları söyledi:

"Dilenciliğin sorumluluğunu çocuklara yükleyemeyiz. Rejim kurumlarında güvenlik unsurlarının başarısızlığı ve ihmal, bazılarının çok sayıda çocuğa yatırım yapmasına yol açıyor. Toplumların çöküşünde önemli bir faktör sayılan bu meslekten çocukların elde ettiği kazanç, normal çalışanların aylık maaşlarının iki katıdır. Bu nedenle yönlendiricileri ve çocuklar aylık olarak toplanan parayı bölüşüyor. Ya da çocuğun kaldığı mekanda güvenli şekilde uyuması sağlanıyor, onlara insanlara sempatik görünme ve insanlardan para koparma yöntemleri öğretiliyor."

Çoğu çocuk, dilenmede etkili bir araç olarak görülüyor. Rejime bağlı güvenlik kuruluşları ile bağlantılara sahip kişiler, işlerini genellikle tespit edilmelerini zorlaştırıcı şekilde takma adlar kullanarak yürütüyorlar.

Ahmed özellikle dilenci kız çocuklarının ve dilenci kadınların sıklıkla tacize maruz kaldığına dikkat çekerken sık sık para karşılığında ilişki kurulmak istendiğini ya da ahlaksız konuşmalarla karşılaştıklarını söyledi.

Muhalefete bağlı bölgeler

Suriye’nin kuzeyinde de sahne pek farklı değil. Rejimin devam eden saldırıları zaten korkunç olan insani durumu daha da kötüleştirdi. Ümmü Halid, yıllar önce Halep’e yönelik bir bombardımanda iki çocuğunu kaybetmesi sonrasında dilenmeye başladı. 15 yaşından büyük olmayan 5 çocuğuyla Suriye’nin kuzeyindeki İdlib bölgesine sığınmak zorunda kaldı.

Sarmada bölgesinde ve diğer yerlerde sabahtan akşama kadar iki kızının ihtiyaçları, gıda gereksinimleri ve diğer hayati ihtiyaçları için para bulmak amacıyla yoldan geçenlerden ve dükkan sahiplerinden para dilenen Ümmü Halid şunları söyledi:

"Bu meslek ayıp. Ama ailemle birlikte tanık olduğum zor şartlarda geçim kaynağımız oldu. Çocuklarımızın en azından yemek yeme ve ısınma hakkı var. Çocuklar büyüyüp, çalışıp para kazanana kadar dilenmek dışında bu ihtiyaçları karşılayabileceğim başka bir işim yok."

Olası trafik kazalarının yanı sıra aşırı soğuk kış ve aşırı sıcak yaz mevsimleri de dilenen çocukların maruz kaldığı riskler arasında yer alıyor.

Halep’in kırsal kesiminden gelen ve henüz 8 yaşında olan Rim, yakın zamanda rejimin kasabalarına yönelik düzenlediği saldırılar nedeniyle bacaklarını kaybeden babası, annesi ve iki kardeşiyle Sarmada Kampı’na sığınmış. Daha sonra ise Rim, kendisini kardeşleriyle birlikte trafik kazaları gibi tehlikelere aldırış etmeden sokaklarda dilenirken bulmuş.

Aktivist Ekrem Cuneyd duruma dair şu açıklamada bulundu:

"Suriye’nin kuzeyinde dilencilik; ekmek bile bulamayan birçok ailenin kötü yaşam koşulları, bazı vatandaşların işsizliği ve özellikle de kış aylarında artan yaşamsal gereksinimler nedeniyle bazıları için yarı normal bir durum. Dilenciliğin büyümesini engellemenin ve bu faaliyetin önüne geçmenin en iyi çözümü ‘bu gibi koşullara destek sağlayarak’ ve ‘bağımsız çalışma ve toplumsal yeterliliğe olanak tanıyan mesleki kurslar aracılığıyla iş fırsatlarını veya üretim projelerini güvence altına alarak’, destekleyici kuruluşların başarılı projeler ortaya koymasıdır. Aynı zamanda çocuklara eğitim imkanı sağlanmalı, onları gelecek nesillerin yok olmasına neden olacak kötü uygulamalardan korumak için eğitim evleri ve okullar açılmalıdır."

 

*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

Şarku'l Avsat

DAHA FAZLA HABER OKU