Irak’ta başbakanlık yarışında Kazımi'nin şansını artıran iki faktör

Irak’ta Muhammed Tevfik Allavi’nin hükümeti kurma görevinden geri çekilmesinin ardından Kazımi’nin ismi alternatif başbakan adayları arasında ön plana çıktı

 

Muhammed Tevfik Allavi’ye hükümeti kurma görevinin verilmesine tepki gösteren eylemciler / Fotoğraf: Reuters

Irak’ta İran’a yakınlığıyla bilinen grupların açık bir şekilde Ulusal İstihbarat Kurumu Başkanı Mustafa el-Kazımi’yi hedef alarak, hükümeti kurma görevinin Kazımi’ye verilmesine karşı çıkması, onun başbakanlık koltuğu için aday gösterilmesi fikrini daha da önemli hale getirdi.

Nitekim Tahran destekli Hizbullah Tugayları geçtiğimiz günlerde Kazımi’yi, İranlı General Kasım Süleymani ve Haşdi Şabi Başkan Yardımcısı Ebu Mehdi el-Muhendis’in ölümüyle sonuçlanan ABD hava saldırısında rol almakla suçladı.

Kazımi’nin dikkat çeken özelliği

Irak’ta Muhammed Tevfik Allavi’nin hükümeti kurma görevinden geri çekilmesinin ardından Kazımi’nin ismi alternatif başbakan adayları arasında ön plana çıktı.

Kazımi’nin herhangi bir siyasi yapıya mensubiyetinin bulunmaması ve Irak’ın eski Başkanı Haydar el-İbadi döneminde İstihbarat Kurumu’nun başına getirilmeden önce hiçbir hükümet kadrosunda bulunmaması, tüm dikkatleri üzerine çekmesini sağlıyor.

Süleymani ve Muhendis’in ölümüyle ilgili suçlamalar

Hizbullah Tugayları’nın Kazımi hakkında "başbakanlık makamı için aday gösterilmesi ülkenin yanmasına yol açar" ifadelerini kullanması, Kazımi’nin halk nezdindeki popülaritesinin artmasıyla sonuçlandı.

Hizbullah Tugayları açık bir şekilde Kazımi’yi Süleymani ve Muhendis suikastına yardımcı olmakla suçladı.

Irak Ulusal İstihbarat Kurumu’ndan yapılan açıklamada, bu iddianın ‘toplum barışını zedelediği’ ifade edildi.

Açıklamada, "İstihbarat Kurumu’nun halka ve vatana hizmet etmek için yerine getirdiği milli görevler, siyasi yapıya bağlı değildir ve Irak'ın ve güvenlik hizmetlerinin imajını zedeleyebileceği konusunda kendini kandıran bazı kişilerin sahte suçlamalarından etkilenmez. Bilakis bu milli görevler, Irak'ın gururlu halkının çıkarlarına ve Irak devletinin bölgede ve dünyadaki önemine ve büyüklüğüne dayanmaktadır" ifadelerine yer verildi.

Açıklamada ayrıca, Kurumun iddia sahipleriyle ilgili kovuşturma başlatma hakkının bulunduğu vurgulandı.

Destekleyenler

Allavi’nin çekilme kararı sonrası yeni hükümeti kurma görevi verilecek adaylar hakkında yapılan müzakereleri yakından takip eden kaynaklar, Independent Arabia’ya yaptığı açıklamada, Şii partilerin Kazımi’yi başbakanlık için aday gösterdiğini, Kürtlerin bu öneriyi memnuniyetle karşıladığını, Sünnilerin ise olumlu veya olumsuz herhangi bir yanıt vermediğini bildirdi.

Kaynaklar, Kazımi’nin adaylığını destekleyen Şii tarafları şöyle sıraladı;

- Irak’ın eski Başbakanı Haydar el-İbadi Nasr Koalisyonu

- Ammar el-Hakim öncülüğündeki Ulusal Hikmet Hareketi

Kaynaklar, Sadr Hareketi lideri Mukteda es-Sadr’ın ise Kazımi isminin zikredildiği sırada buna engel olmadığını ancak diğer seçenekleri de dinlemeye açık olduğunu aktardı.

Kaynaklar, Kürt lider Mesut Barzani’nin Kazımi’ye yeşil ışık yaktığını ancak Irak Parlamento Başkanı ve Sünni kesimin temsilcisi olarak masaya oturan Muhammed el-Halbusi’nin başbakanlık makamı için Kazımi’nin zikredildiği sırada herhangi bir tepki vermediğini belirtti. Kaynakların değerlendirmesine göre, Halbusi’nin bu seçeneğe şartlı destek vermesi bekleniyor.

İran’ın muhalefeti

Kaynakların aktardığı bilgilerden hareketle ortaya çıkan tabloya göre, Kazımi’nin başbakan adayı olarak gösterilmesi halinde kurulacak hükümetin güvenoyu alması için gerekli desteğin fazlasıyla sağlandığı söylenebilir. Ancak Kazımi buna karşılık, Tahran’ın Irak’taki çıkarlarının temsilcisi olarak gösterilen Fetih Koalisyonu’nun desteğini alamayacak gibi görünüyor. Zira şu anki mevcut durumda Fetih Koalisyonu, Kazımi’nin adaylığına karşı duruyor veya en azından destek verme noktasında o kadar hevesli olmadığı söylenebilir.

Halk düzeyinde ise Kazımi, İran destekli gruplar tepki gösterdikçe sokağın güvenini daha çok kazanıyor. Siyasi düzlemde ise birçok problemle karşı karşıya kalması muhtemel. Özellikle meclisin ikinci büyük grubu olan Fetih Koalisyon’un reddedici tavrı bu noktada Kazımi için sorun olabilir.

Tahran koronavirüsle meşgul

Irak’taki siyasi konjonktür, Kazımi’nin iki meseleye güvendiğine işaret ediyor. Birincisi, Şii partilerin bir an önce hükümet boşluğunun doldurulmasını ve hükümeti kurma yoluyla sokağın öfkesini dindirmek istemesi. İkincisi ise İran’ın halihazırda koronavirüsü salgının etkileriyle meşgul olması.

Bu iki faktörün devam etmesi veya güç kazanması, Kazımi’nin başbakanlık için aday gösterilmesi ve kurduğu hükümetin geçmesi yolunda şansını artırabilir.

 

*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

Independent Türkçe için çeviren: Halil Erdoğan

independentarabia.com/node/99591

DAHA FAZLA HABER OKU