Gezi davasının gerekçeli kararı: Dinlemeler yasadışı, Kavala hakkında delil yok

Gezi davasında beklenmedik bir şekilde beraat kararı veren İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi gerekçeli kararında dinleme kayıtlarını yasadışı delil saydı. Mahkeme Kavala’nın Gezi eylemlerini finanse ettiğine dair delil olmadığını da belirtti

Fotoğraf: AA

Gezi davasında 9 sanık için beraat kararı vererek, tutuklu tek sanık olan Osman Kavala’yı tahliye eden İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi, gerekçeli kararını tamamladı.

Kavala'nın Gezi eylemlerini finanse ettiğine dair bilgi ve belge bulunmadığı aktarılan 318 sayfalık kararda, Kavala'nın 840 gün tutuklu kalmasına gerekçe gösterilen, 2013’te alınan dinleme kararları için “yasadışı delil” tespiti yapıldı.

Mahkeme, Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 135. maddesini atıfta bulunarak, iletişimin dinlenmesi ve kayda alınması için sınırlı suç, kuvvetli şüphe ve başka türlü delil elde edilme imkanının bulunmaması gerektiğini belirtti. Dosyada 53 adet dinleme kararının bulunduğunu kaydeden mahkeme, ilk dinleme kararının 18 Haziran 2013’te ‘suç örgütü kurma ve yönetme’ suçlamasıyla verildiğini, 2 Aralık 2014’ten sonra uzatma kararlarına ‘hükümeti devirmeye teşebbüs’ suçlamasının eklendiğini ifade etti. Ancak bu suçlamanın o tarihlerde yasal dinlemeye konu suçlardan olmadığını belirten mahkeme, bu haliyle dinleme kayıtlarının kanuna ve hukuka aykırı delil niteliğinde olduğunu aktardı.

Yasadışı olmaları sebebiyle tapelerin hükme esas alınamayacağı belirtilen kararda Kavala’nın tutuklanmasına gerekçe gösterilen tanık Murat Pabuç’un, iddianame hazırlanmadan 3 gün önce savcılığa ihbarda bulunduğu, ifadelerinin ise delil değerinin olmadığı vurgulandı.

Tahliye edildikten sonra 15 Temmuz soruşturmasından tutuklanan iş insanı Osman Kavala'nın, Gezi olaylarının finansörü olduğuna yönelik MASAK raporlarında da bir delil bulunamadığı belirtilen gerekçeli kararda, "Yargıtay içtihatları ve "zehirli ağacın meyvesi de zehirlidir" ilkesi de göz önüne alındığında iddianameye konu tapelerin yasak delil mahiyetinde bulundukları kabul edilmiştir" denildi.

Gezi eylemleri vandallık diye tarif edildi

Gezi eylemlerini “vandallık” olarak niteleyen mahkeme, kararda, eylemlerin hükümeti zor durumda bırakmak, istifaya zorlamak amacını taşıdığını vurguladı. Aralarında Memet Ali Alabora’nın da bulunduğu firari 6 sanığın eylemlerin altyapısını hazırladığını, Soros’un finanse ettiği Otpor/Canvas bağlantıları ile ilgili iddiaların ciddi olduğunu belirten mahkeme, bu nedenle dosyalarının ayrıldığını da karar altına aldı.

Gezi’de polise direniş için suç duyurusu

Mahkeme, gerekçeli kararında, beraatine karar verdiği, aralarında Kavala’nın da bulunduğu sanıkların, yargılandıkları suçtan beraat etmelerine rağmen Gezi eylemlerinin sürmesine, polise direnilmesine yönelik eylemlerde bulunduklarını belirtti.

İddianamede yazılı olmayan bu suçlar yönünden savcılığa beraat eden isimler hakkında suç duyurusunda bulunulduğunu vurguladı.

Tahliye oldu, tutuklandı

İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi, 18 Şubat’ta Gezi olayları davasında aralarında Osman Kavala, Mücella Yapıcı, Yiğit Aksakoğlu'nun bulunduğu 9 sanık hakkında beraat kararı vermişti.

Kararın ardından davanın tek tutuklu sanığı olan Kavala tahliye edilmişti.

Cezaevinden çıkan Kavala, henüz nakil aracında iken gözaltına alınmış 19 Şubat’ta bu kez daha önce tahliye olduğu 15 Temmuz davasından tutuklanmıştı. 1 Kasım 2017’den beri tutuklu olan Kavala yeniden cezaevine konulmuştu. HSK beraat ve tahliye kararı veren mahkeme üyeleri hakkında soruşturma başlatmıştı.  

 

Independent Türkçe, ajanslar

DAHA FAZLA HABER OKU