Yeni Şafak yazarı: Hastayım bu Sünniliğin yıkılmaz kalelerine

İsmail Kılıçarslan: O kapitalist düzen yüzünden insanlar tek maaşla geçinemiyor. Karı-koca çalışmak zorunda kalıyorlar. Hal böyle olunca “aile hukuku” baştan aşağı değişmek zorunda kalıyor

Fotoğraf: YouTube

Yeni Şafak gazetesi yazarı İsmail Kılıçaraslan, toplumda “aile elden gidiyor diye mızmızlanmanın” kolaycılığa kaçmak olduğuna dair bir köşe yazısı yazdı.

Kılıçaraslan “Sen eve uğrarsan aile elden gitmez” başlıklı köşe yazısında bir grubu “Sünniliğin yıkılmaz kaleleri” olarak tanımladı ve şu ifadeleri kullandı:

Hastayım ben bu Sünniliğin yıkılmaz kalelerine. Bunlar “hocam sosyal medya konusunda fetvalarınız nedir?” diye sorduğunuzda “efendim, Müslüman gerçek hayatta nasıl davranıyorsa sosyal medyada da öyle davranmalıdır” dediklerinde çözümü önerdiklerini zanneden adamlar. Bu kafa konforu herkeşe lazım. Doğru yazdım: Herkeşe.

Fakat yalan yok. Bu civanperçemleri, bu serdengeçtiler şahane çözümler buluyorlar aile meselesine. Yalnız küçük bir sorun var. Onların “çözüm” diye buldukları şeylerin cari olabilmesi için en geç 15. yüzyılda yaşamamız, yaşadığımız şehrin maksimum 10 bin kişi olması ve şahane bir ekonomik düzey gerekiyor.

"Bu Sünniliğin yıkılmaz kalelerini uyandırayım” diye devem eden Yeni Şafak yazarı, şöyle devam etti:

O sizi destekleyen zengin işadamlarının ve benzerlerinin yarattığı korkunç kapitalist düzen var ya. Hah. O kapitalist düzen yüzünden insanlar tek maaşla geçinemiyor. Karı-koca çalışmak zorunda kalıyorlar. Hal böyle olunca “aile hukuku” baştan aşağı değişmek zorunda kalıyor. Eşit sorumluluk eşit hak demek çünkü... Sense buna hiç kafa yormadan, bu korkunç zulüm düzenini eleştirmeyi “çok riskli” bularak “aile elden gidiyor” sloganı atıyor ve görevini yapmış insanların huzuruyla siperinde mayışıyorsun. Sıkıştığımız ve sürekli yumruk yediğimiz köşe orası. Çıksana o köşeden.

Çıkamazsın. Çıkamazsın çünkü çıkarsan “kral çıplak” demen gerekir. Sen onu diyemezsin. Çünkü aslında sadece siniksin.

“Aile elden gidiyor” diyen kişilerin “ailesinin elden gitmemesi için yaptığı listeye harfiyen uymadığı” görüşünü dile getiren Kılıçarslan, yazısını şöyle sonlandırdı:

Basit bir önermem var benim: Sen eve uğrarsan aile elden gitmez.

Senin bu basitlikte, anlaşılır, okuduğumuzda ya da dinlediğimizde bizi ikna edecek argümanın nedir? “Aile elden gidiyor” dışında bir şey olsun lütfen.

Ağzını dayadığın marpuçtan başını kaldır, konferanslarına katılan insanların kellelerini saydığın parmağını bana doğrult ve söyle: Önerin nedir?

Sessizlik mi? Ben de tam öyle düşünmüştüm. O halde gölge etme de kendi sosyolojimizin dertlerine gerçekten kafa yormaya başla.

Yeni Şafak

DAHA FAZLA HABER OKU