Uzmanlar değerlendirdi: 3 kişinin öldüğü, 179 kişinin yaralandığı uçak kazasından kimler sorumlu?

Havacılıkta uzman isimler, Sabiha Gökçen Havalimanı’nda yaşanan uçak kazasını Independent Türkçe’ye yorumladı

183 kişinin bulunduğu uçak üçe bölündü ve ardından yangın çıktı. Kazada Zehra Bilgi Koçar, Alev Gençoğlu ve Songül Bozkurt hayatını kaybederken, 179 kişi yaralandı / Fotoğraf: Reuters

İzmir-İstanbul seferini yapan Pegasus Havayolları’na ait Boeing 737 tipi yolcu uçağı, Sabiha Gökçen Havalimanı’na inişte pistte duramayarak 30 metreden zemine düştü. 

3 kişinin yaşamını yitirdiği, 179 kişinin de yaralandığı kaza sonrası karakutu inceleniyor.

Kazanın nedeni henüz netleşmese de farklı görüşler dillendiriliyor.

Uçak kazasına hangi etkenlerin neden olduğu, olayın kule ya da pilot hatasından kaynaklanıp kaynaklanmadığı konusunda pek çok yorum yapılıyor.

Tartışma, son yıllarda sivil havacılıkta özel kursların peşi sıra açılması ve mezun olan pilotların yetersizliği iddialarına kadar gidiyor.

Havacılıkta uzman isimler Zafer Yeşilgül, Beyazıt Karataş, Bahadır Altan ve özel bir kuruluşta aktif görevine devam ettiği gerekçesiyle kimliğinin gizli kalmasını tercih eden bir pilot, Sabiha Gökçen Havalimanı’nda yaşanan kazayı, Independent Türkçe’ye yorumladı.

“Kule de pilot da hatalı, iniş limitleri 2 kat aşılmış”

Hava Kuvvetleri Komutanlığı Emekli Hava Trafik Kontrolörü Zafer Yeşilgül, iniş limitlerinin 2 kat aşıldığını belirterek kulenin yanlış piste yönlendirme yaptığını savundu.

Yeşilgül, kazanın kule ve pilot ihmalkarlığı nedeniyle gerçekleştiğini savunarak şunları kaydetti:

Burada kule de pilot da hatalı. Her uçağın bir limiti vardır. Uçaklar inişte ve kalkışta rüzgarı karşıdan almak durumundadır, rüzgar üzerinden kalkışını sağlar, hava yastığı oluşturur rüzgar, inişte de frenlemesini sağlar. Her uçağın bir yan rüzgar limiti ve arka rüzgar limiti vardır. Kaza yapan uçağın arka rüzgar limiti 10 knot olup, bazı özel uçaklarda bu 15 knota kadar yükseltilmiştir. Hiçbir şekilde pilot, arka rüzgar 15 knotun üzerinde iniş yapamaz. Ancak kule ile uçak konuşmalarını dinlediğimizde kulenin bir önceki uçağa 37 knot verdiği görülmüştür. Yani 2 katından fazla bir arka rüzgarla kule iniş izni vermiş! Kule de pilot da hatalı. Ayrıca kule 6 knotun üzerinde arka rüzgar olduğunda, pist istikametini değiştirmek zorundadır. Önce kule sonra da pilot hatalı. Her ikisi de görevini yerine getiremediğinden burada ihmalkarlık var. Pilot 3 bin metrelik pistin 1200-1300 metresine teker koymuştur, geri kalan kısım zaten durmaya yeterli bir mesafe değildir. Yapılan hatalardan ders almalıyız.

 

Zafer Yeşilgül Independent Türkçe.jpg
Zafer Yeşilgül / Fotoğraf: Independent Türkçe

 

“70 bin euroyu verenlerin yüzde 90’ı pilot oluyor”

Hava Kuvvetleri Komutanlığı Emekli Hava Trafik Kontrolörü Yeşilgül, özel pilotluk kurslarına mesafeli yaklaştı:

Hava Harp Okulu’nda180 teğmenin 30’u 35'i pilot olabiliyorken, 70 bin euroyu verenlerin yüzde 90’ı pilot olabiliyor! Sivil kökenli pilotların takibi, ikinci kaptan ve kaptan pilot oluş kriterlerinin yeniden gözden geçirilmesi ve tecrübeli pilotlara görev verilmesi önemlidir.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

"Türkiye'de gerçekleri gizleyen, konuşanları susturan bir yapı var"

Kaptan pilot Bahadır Altan ise dün akşam yaşanan kazanın THY'nin 2004'teki kazasıyla aynı olduğunu savundu.

Altan, kaza kırım inceleme sonucunu beklemeden kesin konuşmamak gerektiğini vurguladı:

2004 yılında Gaziantep'teki kazanın aynısı gerçekleşti. Biz bundan ders çıkarmayı beceremedik. Çünkü hakikatı aramak yerine suçlu aramaya yöneliyoruz. Erken konuşmamak gerekli, kaza kırım incelemelerini beklemek lazım. Hakikatı arayan herkesin özgürce konuşmasını sağlamak lazım ama Türkiye'de gerçekleri gizleyen, konuşanları susturan bir yapı var. Ders çıkarmak gerek yaşananlardan. Pilot pas geçse arka rüzgarla iniş olmaz.

"Kaza bir zincir, birçok faktör var; Atatürk Havalimanı kapanmasaydı..."

Kulenin neden iniş izni verdiğine ilişkin olarak ise Altan şu ifadeleri kullandı:

Kaza bir zincir, birçok faktör var. Bütünsel bakmak zorundayız. Olay 3. havalimanına kadar gidiyor. İstanbul Havalimanı'na iniş kuzey istikametine. Bu sırada Sabiha Gökçen'de de kuzeydoğuya olmalı (yani 0-6'ya olmalı). Yani kuzeye doğru bir uçak kalktığı zaman 3. havalimanından, Sabiha Gökçen'den kuzeydoğuya kalktığında birbirlerinden uzaklaşarak kalkıyorlar. Ama güneybatıya yani 2-4'e kalktığında uçuş yolları kesişiyor. Sabiha Gökçen'de 0-6'ya trafik devam ediyor. Trafiği 2-4'e çevirmek gerekirken çevirememe nedeni 3. havalimanı.  Atatürk Havalimanı kapanmasaydı, oradaki 0-6 2-4 çapraz pisti, Sabiha Gökçen'le paralel olduğundan trafiğin kesişmeden koordineli çalışmasına olanak sağlayacaktı. Ama yeni havalimanında çapraz bir pist yok! Sadece kuzey-güney var.  

Son olarak Altan, "Yani kazalar bir bütünsel bakışla ele alınmalı. Suçlu değil, sistemdeki kazaya yol açabilecek delikler tıkanacak şekilde dersler çıkarılmalı. Suçlu ararsak suçu birine yükleyip, ders almak yerine kazaları yeniden yaşama garipliğini tekrarlarız" ifadelerini kullandı.

 

Bahadır Altan İHA.jpg
Bahadır Altan / Fotoğraf: İHA

 

“Havacılık zincir gibidir, en zayıf halkası kadar kuvvetlidir”

Emekli Hava Pilot Tümgeneral Beyazıt Karataş ise havacılıkta daima risk olduğunu ve bu riskleri en aza indirmek için çalışmak gerektiğini kaydetti:

Dün gerçekleşen kazaya kötü hava şartları neden oldu. Buradaki hadisede kule, meteorolojik bilgileri verdikten sonra son kararı, pilotlar veriyor. Uluslararası limitler var, yan rüzgar limiti mesela. Veya arka rüzgar limit dışı deniyor. Yani kulenin şartları farklı, pilotlarınki farklı. Kule, pilotun inisiyatifine de bırakmadan pas geçirip, iniş yönünü değiştirebilirdi. Pist istikametini değiştirip yeniden planlama yapabilirdi. Meydanın kendi aldığı karar var. İşte bir zincirin halkası gibidir havacılık. O zincir, dünyanın en iyi madeninden de yapılsa, zincirlerinden biri zayıfsa, tüm zincir zayıftır! Bu zincir, en zayıf halkası kadar kuvvetlidir. Havacılıkta daima risk vardır. Önemli olan bu riski minimuma indirgemek, önlem almaktır. ‘Havacılıkta felaketler, şanssızlıklar peş peşe gelir’ diye bir söz vardır. Minimum riskte uçacak şekilde uluslararası kurallar belirlenmiştir ve buna riayet edilmelidir. Hava durumu kriterleri, pilot kriterleri vs her şey belirlidir. Durumu iyi okuyup zamanında karar vermek çok önemli.

“Hayatında pilotluk yapmamış isimler konuyu tartışıyor”

Karataş, havacılık konusunda uzman olmayan kişilerin uçak kazası hakkında yorum yapmasının ise doğru olmadığını vurguladı:

Hayatında hiç havacılık yapmamış, pilotluk yapmamış isimler konuyu tartışıyor. Bu yanlış. Sosyal medyada spekülatif, yalan yanlış haberler dolaşıyor.

 

Beyazıt Karataş Independent Türkçe.png
Beyazıt Karataş / Fotoğraf: Independent Türkçe

 

“Eğitimlerin yeterli olmadığını söylemek doğru değil”

Beyazıt Karataş, son yıllarda açılan özel kurslardan yetişen pilotların yeterli olmadığı yönündeki eleştirilere ise katılmadı.

Karataş,  “Yetişen gençlerimiz belli bir seviyedeler. Zaten uluslararası standartlarda ehliyetlerini alıyorlar. İkinci pilot oluyorlar. Tecrübeli bir pilotla beraber yıllarca uçuyorlar. Eğitimlerin yeterli olmadığını söylemek doğru değil” ifadelerini kullandı.

“Artan talep hava sahasının kalabalıklaşmasına ve farklı kazalara neden olabilir”

Emekli Hava Pilot Tümgeneral Karataş, hava ulaşımına talep arttıkça daha fazla kazayla karşı karşıya kalınacağı riskine vurgu yaptı:

Önümüzdeki dönemde de kazalarla karşılaşabiliriz. Sivil havacılıkta artan talep, hava sahasının kalabalıklaşmasına ve farklı kazalara da neden olabilir. Tüm mürettebat ya da personeli kaybedeceğimiz kazalar olmadı. Bu yönden şanslıyız. Havacılık sert bir iştir, kurallar serttir, acımasızdır.

Sabiha Gökçen’deki ikinci pistin hâlâ tamamlanamamış olmasına dair ise Karataş, “Pistin olabilmesi için tünel inşaatı var ve uzun sürüyor. Maddi durumlar da önemli. Değerlendirme yapmam yanlış olur ama sonuçta pistler aynı istikamette. Dolayısıyla yeni pist, sadece artan trafiği rahatlatmak açısından önemli bir alternatif” ifadelerini kullandı.

“Daha iyi tedbirler alınabilir”

Son olarak havacılıkta oluşan kazalarda en üst seviyeden en aşağıya kadar herkesin sorumluluğu bulunduğuna değinen Karataş, “Eğitim, bilgi, paylaşım ve şeffaflık şart. Daha iyi tedbirler alınabilir, iyileştirebilir” dedi.

 

Reuters Sabiha GÖkçen uçak kazası.jpg
Fotoğraf: Reuters

 

“Kule de pilot da hatalı, pilot baskıdan dolayı kendisini inmek zorunda hissetmiş olabilir”

Özel bir kuruluştaki aktif görevi nedeniyle isminin belirtilmesini istemeyen bir pilot ise dün akşam gerçekleşen uçak kazasında hem kulenin hem de pilotun hatasının bulunduğunu ileri sürdü:

Acil durum yok, pilot inmek zorunda değil, kule indirmemeliydi. Bu olayda kule kesin hatalı ancak pilot da hatalı. Acaba pilot üzerinde baskı mı hissetti? Pilot baskıdan dolayı kendini inmek zorunda hissetmiş olabilir. Ayrıca makine düzenine getirilen bir çalışma talimatımız var, pilotlar yorgun!

“Eğitimle değil, parayla pilot olunuyor”

Geçmişte pilotluk eğitimlerinin zorluklarına değinen kaynak, günümüzdeki pilotluk kurslarında ise en önemli faktörün para olduğunu savundu:

 Bizim zamanımızda sınava giren kişi sayısı kısıtlıydı. Bu kişilerin de yarısı eleniyordu. Günümüzde pilotluk para kazanma olayı haline döndü. Eğitim zafiyetinin temel sebebi para, ekonomi. Eğitimle değil, parayla pilot olunuyor.

“En büyük yanlış Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü’nde”

Independent Türkçe’ye konuşan kaynak, dün akşam yaşanan uçak kazasında ikinci pilotun yabancı olduğu halde kuleyle Türkçe konuşulduğunu iddia etti:

İkinci pilot yabancı ama kaptan pilot kuleyle Türkçe konuşuyor! Kule ile İngilizce konuşmak zorunda çünkü ikinci pilot konuşulanları anlamıyor. Kazayla ilgili hatalar zinciri var. Ancak genel olarak iş, Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü’nde bitiyor. En büyük yanlış burada. Lise mezunu kişilere, bin 500 saat uçuşla kaptan pilot olma şansı verildi bu ülkede. (Özel bir havayolu şirketi) verdiği eğitimlerle 140 bin euroyu alacak hanesine yazıyor. Sonra bu kişiyi işten dahi çıkartamıyor çünkü alacağı var! Bu kişi de pilot olmak zorunda ki mesleği olsun, borcunu ödesin, parasını kazansın!

“3. havalimanı bitti, Sabiha Gökçen’deki ikinci pist bitmedi, siyasi ve ekonomik bir savaş var”

“Sabiha Gökçen Havalimanı’ndaki ikinci pist bir türlü açılamadı” diyen kaynak, “3. havalimanı bitti, açıldı ama diğer havalimanındaki bir pist hala bitmedi. Ortada siyasi ve ekonomik bir savaş var!” ifadelerini kullandı.

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU