Ali Babacan’ın ofisinden Emin Çölaşan’ın "Libya'ya 300 milyon dolar gönderilmişti" yazısına cevap

Çölaşan bugünkü köşe yazısında 2011'de Libya'ya gönderilen 300 milyon doları gündeme getirdi

Fotoğraflar: Twitter

Yeni parti kurma hazırlığına devam eden Ali Babacan’ın ofisinden Sözcü yazarı Emin Çölaşan’ın bugünkü köşe yazısına yanıt geldi.

Çölaşan, bugünkü köşe yazısında “Bizim sivri akıllılar Ankara'dan Libya'ya bavullar içerisinde 300 milyon dolar para göndermişti” ifadelerini kullandı.

13 Eylül 2014’teki yazısından bazı alıntılar paylaşan Çölaşan, şunları aktardı:

Ali Babacan isimli Başbakan Yardımcısı bu rezalet ortaya çıkınca açıklama yapmak zorunda kaldı:

‘Biz Libya'daki yeni yönetime üç ayrı seferde 100 milyon dolar gönderme sözü verdik. Aslında paranın hepsini bir seferde istediler ama ben uçak düşer müşer diye vermedim… Çünkü 100 milyon dolar nakit para (bavulla gönderildiğinde) yaklaşık 1.100 kilo ediyor. Önce 10 milyon dolar gönderdik, 100 kilo tutuyordu. Sonra 30'ar milyon dolarlık paketleri burada veya Libya'da (kendilerine) teslim ettik.'

2014’teki yazısında “İşin ilginç yanı, o sırada Libya'da Kaddafi yandaşlarıyla İslamcılar arasında çatışmalar sürüyordu ve kimin kazanacağı belli değildi… Ve biz, ABD istedi diye İslamcılara toplam 300 milyon dolar parayı bavullarla gönderdik! Bu para günümüz (2014) kurlarıyla yaklaşık 700 trilyon ediyor” ifadelerini kullanan Çölaşan’a Babacan’ın ofisinden yanıt geldi.

Ofisin açıklamasında şu ifadeler yer aldı:

Türkiye ile Libya arasında 2011 yılında geçekleşen anlaşmalar, 4749 Sayılı “Kamu Finansmanının ve Borç Yönetimin Düzenlemesi Hakkındaki Kanun”da yer alan karar, izin ve onay süreçlerine tam olarak uygun bir şekilde gerçekleştirilmiştir.

Kredi Anlaşması, Birleşmiş Milletler ve birçok uluslararası organ tarafından Libya’nın meşru temsilcisi olarak tanınan “Libya Ulusal Geçiş Konseyi”nce imzalanmıştır.

Libya'daki bankacılık sisteminin ülkede yaşanan karışıklıklar nedeniyle çökmüş olmasından dolayı sağlanan kredi nakit olarak transfer edilmiştir.

Alınan kredilerin tamamı tahakkuk etmiş faizi ile birlikte anlaşmada öngörülen süreden önce, Libya Merkez Bankası tarafından Hazine Müsteşarlığı’nın TCMB Nezdindeki hesaplarına yapılan transferle geri ödenmiştir.

Konu ile ilgili tüm yazışma, izin, onay ve ödeme bilgileri Hazine Müsteşarlığı (mevcut Hazine ve Maliye Bakanlığı) kayıtlarında mevcuttur.

Ne olmuştu?

Çölaşan’ın bahsettiği olay, 2011 yılında gerçekleşmişti.

O dönem Başbakan Yardımcısı olan Ali Babacan, G-8 ekonomi ve maliye bakanları toplantısı için Marsilya’ya giderken Libya’ya verilen 100 milyon dolarla ilgili konuşmuştu.

Babacan, “Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun Bingazi’ye nakit 100 milyon dolar götürdüğü doğru mu?” sorusuna şu yanıtı vermişti:

 Libya’daki Ulusal Geçiş Konseyi’ne üç ayrı 100 milyon dolar sözü verdik. Biri TİKA bütçesinden proje finansmanı şeklinde. İkinci 100 milyonluk dilim kredi olarak nakit. Maaş dağıtımı gibi öncelikli konularda kullanıldı. Üçüncü 100 milyonluk dilim ise yine kredi ve gıda, ilaç, yakıt gibi ihtiyaçlar için verildi. Karşılığında Libya’nın Türkiye’deki hesaplarını teminat olarak aldık. Bu rakamdan çok yüksek hesapları var. Sayın Davutoğlu gittiğinde paranın çoğu dağıtılmıştı. Aslında hepsini birden istediler ama ben, ‘uçak düşer müşer’ diye vermedim. Çünkü yüz milyon dolar nakit yaklaşık 1100 kg. Önce on milyon dolar gönderdik, 100 kg. tutuyordu. Sonra üç kez 30’ar milyon dolarlık dilimleri burada teslim ettik.

 

Independent Türkçe

DAHA FAZLA HABER OKU