Türkiye'nin Libya hamlesi Cezayir'i zora sokuyor

Libya krizi, Türkiye müdahalesinin gölgesinde Libya'nın komşularını da olumsuz etkileyecek gibi görünüyor

Türkiye Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ankara’da AK Parti üyelerine hitap ediyor / Fotoğraf: AFP

Cezayir limanına iki kuvvetin intikal edileceğini belirten Türkiye Savunma Bakanlığı da Ankara’nın, politikasını Libya’da yürürlüğe koymak için ‘Cezayir’in dengeli Libya tutumunu bozduğunu’ teyit etmiş oldu.

Türkiye Savunma Bakanlığı, resmi Twitter hesabı aracılığıyla yaptığı açıklamada, "TCG GÖKSU ve TCG GÖKOVA’dan oluşan Türk Deniz Görev Grubu; İtalyan fırkateyni ITS MARTINENGO ile eğitimleri tamamladı. Fırkateynlerimiz 02-03 Ocak tarihlerinde Agusta/İtalya ve 7-10 Ocak tarihleri arasında Cezayir liman ziyareti yapacak" ifadeleri kullanıldı.

Haber, doğu komşusunun yaşadığı kriz ortasında zamanlaması ve hedefleri dolayısıyla özellikle Cezayir ve Libya kamuoyunda tartışmalara neden oldu.

Cezayir resmi makamları Türkiye’den gelen bu açıklamaya yanıt vermese de konu, medya organlarının gündemindeydi. Bu çerçevede Cezayir limanında Türkiye’ye bağlı bir deniz kuvvetinin bulunduğu iddiaları yalanlandı. Medya organları, "Türkiye Savunma Bakanlığı tarafından yapılan açıklamanın aksine, Cezayir limanında Türkiye donanmasında ait bir fırkateyn bulunmadığı doğrulandı" ifadelerine yer verdi.

Cezayir Türkiye'ye cevap verdi

Dışişleri Bakanı aracılığıyla ‘Libya’ya gönderilen gıda ve ilaçlar da dahil 100 tondan fazla insani yardıma’ ilişkin yerel medyaya yapılan açıklamada herkes, Cezayir’in, Türkiye Savunma Bakanlığı’na yanıtını bekliyordu.

Bu çerçevede Cezayir Dışişleri Bakanı Sabri Bukadum, ülkesinin ‘gelecek günlerde Libyalı taraflar arasındaki krize barışçıl bir çözüm bulmak için çeşitli girişimlerde bulunacağını’ söyledi.

Cezayir’in, ne olursa olsun hiçbir yabancı varlığı kabul etmediğini belirten Bukadum, "Cezayir’i, kardeşi Libya ile birbirine bağlayan kardeşlik bağları ve komşuluk ilişkileri, bizi Libya halkına yönelik etkili ve koşulsuz şekilde kardeşlik dayanışması göstermeye ve krizin etkisini olabildiğince hafifletmek için bu zor durumda yanında durmaya itiyor" ifadelerini kullandı.

Bukadum, “İlk defa ortaya koyulmayan bu durum, Cezayir halkının Libyalı kardeşlerine duydukları sevginin sembolüdür.

Cezayir devletinin, bizi ve onları etkileyen bu krizden kurtulana kadar Libya halkıyla olan bağlılığının ve dayanışmasının bir göstergesidir” dedi.

Cezayir’in ‘ne olursa olsun’ Libya’da her türlü yabancı gücün varlığını reddettiğini belirten Bakan, Libya’ya ulaşacak insani yardımların, Cezayir’in ilk olarak insani sonrasında da siyasi rolünü yansıttığını söyledi.

Bukadum, "Top, tüfek, çözüm değildir. Çözüm, başta Cezayir olmak üzere komşu ülkelerin yardımıyla Libyalı taraflar arasında yapılacak istişare ile mümkün olacaktır." dedi.

Cezayir'de 27 Aralık 2019'da yapılan Yüksek Güvenlik Konseyi toplantısında uluslararası sahada özellikle Libya, Mali, Afrika'nın batı sahili ve Sahra bölgesinde Cezayir'in rolüne işlerlik kazandırılacağı vurgulanmıştı.

Cezayir, Libya konferansına katılıyor mu?

Siyasi analist Esma Sabrine, Independent Arabia’ya yaptığı açıklamada, “Türkiye Savunma Bakanlığı, Libya topraklarına Türkler de dahil yabancı unsurların müdahalesini reddeden Cezayir’in tavrını değiştirme baskısı olarak, Cezayir limanına deniz kuvveti gönderdiği haberini yaydı” ifadelerini kullandı. Bukadum’un ifadelerinin, Türkiye Savunma Bakanlığı’nın tweetine açık bir yanıt olduğunu söyleyen Sabrine, “Cezayir, iç kriz nedeniyle rolünün azalması sonrasında Libya arenasına geri dönmeye çalışıyor. Değişen oyuncular ve pozisyonlar çerçevesinde bu durum, onlar açısından zor” dedi.

Esma Sabrine, “Cezayir, Libya’daki kardeş gruplar arasındaki krize çözüm bulmak için Tunuslu yetkililerle koordineli olarak, siyasi girişimler sunmaya çalışacak. Ancak vakit, daha fazla gecikme yaşanmasına izin vermiyor” ifadelerini kullandı. Berlin Konferansı’nın, bazı katılımcılar tarafından Cezayir’in girişimlerine de tanık olacağını söyleyen analist, Cezayir’in Almanya’daki büyükelçisinin konferansa katılımının beklendiğine dikkati çekti.

Cezayir’den ret

Cezayir’in yanıtı, Recep Tayyip Erdoğan’ın, ‘Fayiz es-Serrac başkanlığındaki Ulusal Mutabakat Hükümeti’nin (UMH) çağrısıyla’ Libya’ya asker göndermek için gündeme getirdiği tezkerenin Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) tarafından oy çoğunluğuyla kabul edilmesiyle eş zamanlı olarak gündeme geldi. Serrac, söz konusu çağrıyı ‘uluslararası yasalar uyarınca ulusal çıkarların korunması’ gerekçesi altında yapmıştı.

Öte yandan Uluslararası hukuk profesörü İsmail Halefullah, Independent Arabia’ya yaptığı açıklamada, “Libya meselesi, uluslararası bir çatışma haline geldi ve Türkiye’nin bu hatta müdahalesi de bu çerçevede geliyor. Ancak Erdoğan’ın, Cezayir’in Berlin Konferansı’na katılımı hususundaki ifadeleri, Libya meselesine dahil olan ülkeler için manevra olarak nitelendirildi” ifadelerini kullandı. Halefullah ayrıca, “Cezayir, meselenin ayakları altından Fas’ın Suheyrat kentine doğru çekilmesi sonrasında korkunç şekilde ortadan kayboldu. Serrac ve Hafter’e aynı mesafeden yaklaşıyor. Çünkü başta uzun sınır olmak üzere birçok nedenden dolayı Libya’da yaşananlarla ilgilenen ilk taraflardan biriydi” dedi.

 

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

Independent Türkçe için çeviren: Kübra Şahin

independentarabia.com/node/83496

DAHA FAZLA HABER OKU