Thor’un Marvel Sinematik Evreni’ndeki en zor 10 anı

Thor: Ragnarok, Avengers: Sonsuzluk Savaşı ve Avengers: Endgame’de şahit olduğumuz yürek burkan sahneler

Marvel Sinematik Evreni’nde Thor’un başına gelmedik musibet kalmadı. Evini ve değer verdiği herkesi kaybetti. Sonra daha da fazlasını yitirdi.

Bin 500 yılda ilk defa başarısızlığı tattı. Evren çok büyük bir kayıp yaşadı ve onun açısından bu Thor’un suçuydu çünkü bu kaybı engelleyememişti. 

Screen Rant'a göre Thor: Ragnarok, Avengers: Sonsuzluk Savaşı (Avengers: Infinity War) ve Avengers: Endgame’de Thor’un yaşadığı en üzücü 10 an...

10. Frigga’nın cenaze töreni

thor - 10.jpg
(Fotoğraflar: Disney / Marvel)

 

Thor: Karanlık Dünya’da (Thor: The Dark World) pek bir keramet yok. Yaratıcı materyal veya karakterlere dönük özenden yoksunluğuyla kalıptan çıkmış bir film ve böylece Marvel Sinematik Evreni’nin en kötü halinin başat örneklerinin arasına giriyor. Yine de Chris Hemsworth elindekilerle yapabileceğinin en iyisini ortaya koyuyor. Frigga, olay örgüsünü ilerletmek adına öldürülene kadar ilk iki Thor filminde dişe dokunur bir şahsiyete kavuşturulmamıştı (karaktere “Fridged-a” adı konulmuş olsa yeriydi (Ç.N: Gail Simone’un çizgi romanlarda kadın karakterlerin yalnızca ölümleriyle hikayeye katkı yapmaya sıkıştırılmış ikincil rolü üzerine 1999 tarihli ünlü eleştirisine atıf yapılıyor. Simone bu durumu Green Lantern’daki tipik bir örnek üzerinden “buzdolaplarındaki kadınlar” (Women in Refrigerators) şeklinde tarif etmişti), fakat cenaze töreninde bu ölümün Thor’u ne denli etkilediğini gördüğümüz anda gerçek bir samimiyet vardı.

9. Odin’in ölümü

 

Taika Waititi, Thor: Ragnarok’a haddinden fazla mizahi bir soluk getirmek ve böylece onu önceki iki filme göre raydan çıkarmak ayrıca dramatik vurguların da etkisini azaltmakla, bazı yazarların ve izleyicilerin eleştirilerine hedef olmuştu. Dramanın altı mizahi bir ekle oyulduğunda duygusal etkisi de yitiyor. Ve bu Asgard’ın yıkımı ve Hela’nın gelişi açısından doğru. Öte yandan Chris Hemsworth, Anthony Hopkins ve Tom Hiddleston gibi kusursuz bir aktör üçlüsünün elinde, Odin’in Norveç’teki bir uçurumun tepesindeki uhrevi ölüm sahnesi epey güçlü bir an haline geliyor.

8. Gözünü kaybetmesi ve Hela’nın dengi olmadığını fark etmesi

 

Thor: Ragnarok boyunca Gök Gürültüsü Tanrısı, Asgard’ın tepesindeki Sakaar’ı terk edip Hela’nın saltanatını bitirmeyi bekliyor. Sakaar’ı nihayet terk ettikten sonra Hela’nın karşısına çıkıyor ve onunla yumruk yumruğa bir kavgaya giriyor. Ancak rakibinin dengi olmadığını ilk anda fark ediyor. Thor, Hela’ya elini süremezken Hela gözlerinden birini oyuyor.

Thor, Sakaar’da esir olduğunda, hayatının en aşağı evresinde olduğunu düşünüyordu. Fakat asıl dibe düşüşü son düşmanı karşısındaki güçsüzlüğünün ve krallığını geri alamayacağının farkına vardığı andı (bir gözünü kaybetmesinden bahsetmiyoruz bile!).

7. “Bunu yaptığın için öleceksin!”

 

Avengers: Sonsuzluk Savaşı’nın açılış sahnesi olması gerektiği gibi Thanos tehdidinin temelini kuruyor. Thanos ve Kara Düzen, Asgard’ın geriye kalan son fertlerini taşıyan Asgard ana gemisini birkaç saniye içinde zapturapt altına alıyor. Thanos’un hizmetkarı Ebony Maw gemiden geriye kalan metal parçalarıyla Thor’u hapsediyor, onu güçsüz ve nutku tutulmuş bırakıyor. Ardından Thor, Thanos’un Hulk, Loki ve Heimdall’ı öldürmesini izlemek zorunda bırakılıyor. Thor, “Bunu yaptığın için öleceksin!” diye haykırdığında onu bulunduğu durumdan kurtaracak hiçbir kozu yok ve izleyici olarak bir tanrının haline acıyoruz.

6. “Yanılıyorsam bile daha kaybedecek neyim var ki?”

 

Bu sahne Avengers: Sonsuzluk Savaşı’ndaki en duygusal sahnelerden biri ve daha sonra olacaklara dair ustaca ima ettikleri itibarıyla tekrar izlendiğinde etkisi sadece artıyor. Thor’un bakış açısından, Thanos’un peşine düşecek; ya onu öldürecek ya da denerken ölecek, çünkü kaybedebileceği başka hiçbir şey yok. Bu noktada Thor babasını, annesini, kardeşini, en yakın arkadaşını, memleketini kaybetmiş durumda ve elinde kalan son şey intikam dürtüsü. Rocket’la konuşurken Thor normalde kimseye kolay kolay açmayacaklarını paylaşmaya meyyal. Thanos’u öldürmeyi konuştuklarında Thor işin esasında neden ibaret olduğunu şuna indirgiyor: “Daha ne kaybedebilirim ki?” Neticede, Thanos galip geliyor ve Thor hayal edebileceğinden fazlasını – onurunu, kendine güvenini ve kusursuz performans istatistiğini – kaybediyor.

5. Thanos’un kendi hatası sebebiyle kazandığını fark etmesi

 

Avengers: Sonsuzluk Savaşı’nın üçüncü perdesinde, Wakanda güçleri ve Avengers Gizli Teşkilatı, Thanos ve Kara Düzen’le mücadele ederken Thor kavgaya son umutları olarak girmişti. Deli Titan’ı alt edebilecek yeni silahı Stormbreaker’ı henüz dövmüştü ve “Bana Thanos’u getirin!” diye haykırmıştı. Göğe yükselmiş, Thanos’u tespit etmiş ve yeni baltasını ona savurup omzuna saplamıştı. Thanos’un cevabı “Kafaya hedef almalıydın” olmuştu. Bütün olanlardan sonra iş ufak bir hatada düğümlenmişti. Thanos parmaklarını şıklatmış ve Thor, bunun ardından gelecek kozmik düzeydeki yıkıma kendi hatasının yol açtığını bilerek, alazlanmış Sonsuzluk Eldiveni’ne bakakalmıştı.

4. “Kafaya hedef aldım”

 

Bu sahnenin ardında haşin bir ima var. Thanos Thor’a kafasına hedef almasını söylemişti, o da fırsatını bulduğunda kafasına hedef aldı. Fakat halihazırda evrenin yarısını haritadan sildikten ve dolayısıyla kendine dönük bir tehdidi önlemek için zahmet bile etmeyen Thanos’u öldürmek gerçek bir zafer hissi vermedi. Thor yine de başarısız olmuştu. Thor’un yavaşça uzaklaşarak kadrajdan çıktığı sahneye bir Shakespeareyen trajedi havası hakimdi.

3. “O adı ağzına alma”

 

Avengers: Endgame, Thor’un depresyonu ve kilo almasını havayı yumuşatan bir mizah unsuru olarak kullanmakla suçlandı ama bu eleştiriler meselenin odağını kaçırıyor. Thor’un kendisi de epey gerçek acıları maskelemek için mizahı kullanan bir karakter. Bütün şakaların ardında yatan bir trajedi var. Rocket ve Hulk, Gök Gürültüsü Tanrısı’nı Zaman Soygunu’na dahil etmek için Yeni Asgard’a geldiklerinde, Thor başta Fortnite oynamak, birkaç bira yuvarlamak ve Deli Titan’ı öldürmekle ilgili şakalar yapıyor. Hulk – Thor’un Thanos’tan korkuyor olma ihtimalini düşünerek – Thanos’un adını söylüyor ve sahne karanlık bir hale bürünüyor. Thor, Hulk’ı kolundan tutuyor ve “O adı ağzına alma” diyor.

2. Frigga’yla son konuşması

 

“Tamamen gelecekten geliyorum.” Şapşalca olsa da, Avengers: Endgame’deki Zaman Soygunu kesiti filmin geçmişle yüzleşme temasına doğrudan bağlıydı. Steve Rogers Peggy’yle, Tony Stark babasıyla, Thor’sa annesiyle karşılaştı. Steve, geçmişi geride bırakamadığını, Tony bırakabileceğini, Thor’sa kendini bu kadar hırpalamaması gerektiğini anladı. Thor’un takındığı Lebowskivari miskin imajını ardında bırakması ve gizlediği insani yönünü (teknik olarak bir Asgard tanrısı olsa da çok insanca bir karakter) açığa çıkarmasını sağlayan annesiyle yaptığı bu son konuşma oldu.

1. “Bırakın yapayım. İyi, doğru bir şey yapmama izin verin”

 

Avengers: Endgame’de kolu kanadı kırılmış bir Thor buluyoruz. Thanos karşısında kaybettiğinden bu yana hayattan vazgeçmiş durumda. Sadık kaldığı tüm prensiplerden vazgeçmiş ve kendini bir başarısızlık olarak gören bir halde. Filmin tamamında umutsuzca rüştünü tekrar ispat etmeye çalışıyor. Tony Stark, Hulk ve Rocket yeni edindikleri Sonsuzluk Taşlarını Demir Eldiven’e yerleştirdiklerinde Thor diğerlerini geri getirmek için anında gönüllü olmuştu. Tony onu yatıştırmaya çalıştığında ve bunu yapmaya uygun akli durumda olmadığını söylediğinde Thor yaşlı gözlerle ona, “Bırakın yapayım. İyi, doğru bir şey yapmama izin verin” demişti. Sonra Hulk eldiveni kaldırdığında Thor egosunu nihayet bir kenara bırakıp ona destek çıkmıştı.

 

Independent Türkçe için çeviren: Şafak Küçüksezer

DAHA FAZLA HABER OKU