Dünya ve sömürgecilik

İnsan, insan için bir canavardır. İster Yunan gibi medenileşmiş isterse Hülagu gibi kaba olsun

Fotoğraf: Le Quotidien

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Fildişi Sahili'nde yaptığı bir konuşma sebebiyle Fransa'da yeniden tartışmalara yol açtı.

Konuşmasında sömürgeciliğin büyük bir yanlış olduğunu belirtti. Macron, iki yıl önce Cezayir’de yaptığı konuşmada sömürgecilik dönemindeki katliamlardan ötürü ülkesi adına özür dilemişti.

Fransa’daki sağcılar Macron’un Afrika’daki katliamlar sebebiyle özür dilemesine karşı çıkıyor. Bu geçmiş gitmiş bir olay değil mi? Hayır. Bu, utanç verici bir tarihtir ve işlenen suçları telafi etmese de en azından özür dilenmelidir.

Tek sömürge ülkesi Fransa değil. İngiltere, İspanya, Almanya, Hollanda, Portekiz ve Belçika da çeşitli kıtalarda yaşayan halkları sömürgeleştirdi. Hiçbiri medenileşmekte yarışmadı, hepsi barbarlıkta yarıştı.

Sömürgecilik ile birlikte insanlık tarihindeki en korkunç olgu kayıtlara geçti; kölelik ve köle ticareti.

ABD'nin ilk Başkanı George Washington, bu olgunun savunuculuğunu yapmıştı. Winston Churchill de Afrikalılara karşı kimyasal silah kullanımını savunuyordu.

Bu dönem Avrupa’nın (ya da Japonya) daha az uygar olduğu bir dönemdi. Belçika’nın bugün 10 milyon Kongolu veya İspanya’nın 5 milyon Meksikalı öldürebileceğini düşünebiliyor musunuz?

Roma döneminden beri sömürgecilik fikri veya sistemi dünyaya hâkim olmuştur. İnsan, insan için bir canavardır. İster Yunan gibi medenileşmiş isterse Hülagu gibi kaba olsun.

Churchill, Afrikalılara karşı kimyasal silah kullanılması çağrısında bulunurken, Amerikalılar da nükleer silah kullanılmasına mani olmadı. Almanlar ise gaz fırınlarını kullanmışlardı.

İyi niyetli ve seçkin insanlar soykırıma karşı duracaklardır. Her zaman dünyanın herhangi bir yerindeki deli bir adamın veya bir katilin elinin nükleer düğmeye gitmesinden korkulur.

Bu nedenle, insanoğlu sorgusuz sualsiz istediği kadar konvansiyonel silahlar geliştirirler. Ne anlama geldiğini bilen herkes nükleer silahlardan korkar.

İran son nükleer tehdidi ile Batı’ya ve Araplara şantaj uyguluyor. Bunun anlamını, birçok politikada ve savaşta İran’la aynı vizyonu paylaşan Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin de biliyor.

Ancak İran’ın sanki kaçırılmış bir çocuğu tehdit eden kişi gibi 20 yıldır dünyayı meşgul eden nükleer politikasına da şiddetle karşı çıkıyor. Bir de Kuzey Kore’nin ‘büyük şantaja küçük yatırım’ ekolü var.

Fakat bilge insanlar elbette bu meseleye eğlenceli bir füze oyunu olarak bakmıyorlar. Bilakis eğer sevimli görünümlü bir lider hatıra fotoğrafı çektirirken yanlış bir düğmeye basarsa, tüm gezegenin yok olacağının farkındalar. 

 

 

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

Independent Türkçe için çeviren: Fatih Yılmaz

Şarku'l Avsat

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU